23 Nisan ile ilgili Kompozisyon

23 Nisan ile ilgili Kompozisyon Kısa Örnekleri

23-nisan-atatürk kompozisyon

Nisan ayı bahar mevsiminin en güzel ayıdır.
Nisanda toprak ana canlanır bütün doğa yeniden dirilişin heyecanını yaşar. Her yer cıvıl cıvıldır. Kışın soğuk ve karanlığından kurtuluşun bir bayramını yaşar sanki bütün doğa…
23 Nisan denilince şanlı milletim için de böyle bir yeniden doğuş ve canlanışın yaşandığı ay bakımından ne büyük bir tesadüf olduğunu düşünürüm.
Mustafa Kemal kendi kurtuluşunu yine milletin kendisinin sağlayacağını Amasya Erzurum ve Sivas’ta anlatarak Ankara’da bir Millet Meclisi’nin toplanmasını istedi. Buna Türk Milleti hemen karşılık verdi ve 23 Nisan 1920’de Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni topladı.

Milletimiz kendi kaderini kendi eline alarak var olma yok olma savaşını egemenlik hakkını kendisi kullanarak kazandı. Bütün dünyaya kendi kendini yönetebilecek büyük bir millet olduğunu gösterdi.
Ulusal kurtuluş mücadelesi ile bağımsızlık ve istiklâlini Mustafa Kemal önderliğinde kazanarak bu mücadelesiyle ezilen toplumlara örnek olan asil Türk milletinin başına bir efendi gelip onu egemenliği altına alamazdı. O ancak kendi kendisini yönetebilirdi.
23 Nisan 1920 Türk ulusunun etrafını saran karanlık ufuklardan doğan bir güneş gibidir. 23 Nisanla bu ulus kendi kaderini eline alarak Mustafa Kemal önderliğinde bağımsızlık ve hürriyetini kazanarak yurdumuzu düşman işgalinden kurtardı 23 Nisanla bugünkü Cumhuriyet Devleti’mize kavuştuk 23 Nisanla bugünkü modern toplum yaşantımıza sahip olduk.
Milletler için büyük önemi olan 23 Nisan gibi olaylar bayram olarak kutlanır. Türk Milleti de 23 Nisan’I Ulusal Egemenlik Bayramı olarak kendine en büyük bayram kabul etmiştir.
23 Nisan’ın bize kazandırdığı cumhuriyet ve istiklâlimizi gelecek kuşaklara emanet eden büyük önderimiz Atatürk bu ulusal bayramımızı çok sevdiği çocuklara emanet ederek ona daha da güzel bir anlam katmıştır.
Bu bayramla bütün çocukların arasında baharın uyandırdığı gibi sevgi ve kardeşlik duygusunun uyanacağını ve bunun bütün dünyaya yayılacağını düşünmüştü büyük Atam…
Her 23 Nisan Çocuk Bayramı’nda ekilecek sevgi barış ve hoşgörü tohumlarının dünyamızda barış ve sevgi ormanı oluşturacağını biliyorum bütün çocukların yüreklerinde.
23 Nisanla dünyaya yeni bir güneş gibi ışıklar saçan yüce milletim sonsuza dek yaşayacaktır.

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir!

Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihinde varsayılan bir sloganı olmadığı için T.C.’nin sloganı bu cümle olarak kabul edilir. Çünkü Mustafa Kemal Atatürk kurduğu cumhuriyetin halk egemenliğine dayalı olduğunu bilerek ve buna inanarak bu cümleyi söylemiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin değer misyon ve vizyonlarına uyan bu cümlenin slogan olarak kabul edilmesi bu yüzdendir.

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI
Ulusal egemenlik nedir?
Egemenlik buyruğunu yürütmek demektir. Buyruğunu yürütme gücü bir kişide bir grupta ya da milletin elinde olabilir. Eğer bir kişi ya da grup dilediği gibi yürütme gücünü kullanıyorsa toplumun görevi de sadece kendinden istenilen yerine getirmekten ibarettir. Çünkü istemediğini belirtemez düşüncesini açıklayamaz eleştiremez. Bunları yapmaya hakkı yoktur.
Türk Milletinin egemenliği23 nisan 23 nisan ile ilgili yazılar 23 nisan ile ilgili şiirler 23 nisan yazıları 23 nisan şiirleri egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ulusal egemenlik nedir yani buyurma gücü yüzyıllardan beri sultanlar tarafından alınmış ve kullanılmıştır. Sultanlar diledikleri gibi davranmışlar; ağızlarından çıkan her söz bir yasa sayılmıştır. Padişah buyruğu ve baskısı yüzyıllarca milletin üzerinde sürüp gitmiştir. Avrupa’nın ilerlemesine ayak uydurulamamış geri kalınmıştır.
Birinci Dünya Savaşı sonunda Osmanlı Devletinin yöneticileri çok ağır koşullu Mondros Silah Bırakma anlaşması (Mondros ateşkes antlaşması) imzalamışlardı. Dev gemileriyle Çanakkale Boğazı’nı aşamayan düşman elini kolunu sallaya sallaya İstanbul önüne gelmiş ve bir süre sonra da Başkenti işgal etmiştir. Yöneticiler kurtuluş için bir şey yapmamışlar; ordularımızın dağılmasına silahların alınmasına kentlerin ve fabrikaların işgal edilmesine ses çıkarmamışlardır. Daha da kötüsü padişah ve yandaşları düşman ile çıkarcılar ile gericiler ile iş yapmış; yurdumuzu düşman çizmesinden milletimizi tutsaklıktan kurtarmak için çalışan Atatürk’ü hainlikle suçlamışlardır. Oysa:
Vatan tehlikedeydi; Atatürk karar verdi:
Vatanı kurtaracak yine millettir dedi.
Ankara’da bir meclis toplayıp kurmak için
Günlerce haftalarca çalıştı için için.
Atatürk Amasya Genelgesi’yle Sivas’ta bir kongre toplanması için çağrıda bulunmuştur. Daha sonra da Erzurum Kongresi’ne katılmış bir önder olarak ortaya çıkmış ve “milletin gücü Milli istek egemen olacaktır” Düşüncesini benimsetmiştir.
Sivas Kongresinde aynı kararlar benimsenmiş bir temsil kurulu seçilmiş Atatürk bu kurulun başkanı olarak temsil kurulunu Ankara’ya taşımıştır. Göstermelik olarak toplanan Osmanlı Meclisi 16 Mart’ta işgalciler tarafından basılmış ve dağıtılmıştır. Sömürücüler meclisin milli antı benimsemesine bile dayanamamışlardır. Bunun üzerine doğuşundan ve yaratılışından özgürlükçü ve demokrat olan milletimiz Atatürk’ün başkanlığında egemenliğini kullanmak için ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni topladı 1920 gün 23 Nisan O günden beri milletimiz egemenliğini kendi seçtiği temsilciler eliyle kullanmaktadır. 23 Nisan bu nedenle bir bayramdır. Bu nedenle kutlanmaktadır. Bu mutlu gün hepimize kutlu olsun.

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi 23 Nisan 1920 tarihinde kurulmuştur ve Türkiye Cumhuriyeti adına önemli bir dönüm noktası olan bu gün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı adı altında tüm dünya çocuklarına armağan edilmiştir.
23 Nisan tarihine bu anlamın yüklenmesinin nedeni ulusal egemenlik kavramından gelen ulusun yönetimde söz hakkı sahibi olduğunu vurgulama istediğidir. Meclis kurulmadan önce imparatorluk döneminde yönetim tek kişinin yani padişahın elindeyken meclisin kurulması ile halk yönetime birebir katılma olanağı bulmuş ve yönetimde söz sahibi olmuştur. “Ulusu yine ulusun azim ve kararı kurtaracaktır. Tek bir egemenlik vardır o da ulusal egemenliktir.” sözü ile durumun önemini vurgulayan Mustafa Kemal Atatürk bu bayram ile egemenlik kavramının sürekliliğini sağlamayı amaçlamıştır.
23 Nisan’ın çocuklara armağan edilmiş olması bir toplumun temelini geleceğini oluşturan küçük dimağlara ne derece önem verildiğini gösterir. Bugün dünyanın dört bir yanından bir araya gelen çocuklar ile birlik ve beraberlik duygusu içerisinde kutlamalar yapılır oyunlar oynanır şiirler okunur müsamereler düzenlenir devlet kademesindeki birçok birimin yönetimi o günlüğüne çocuklara bırakılır. Dünyada kutlanan ilk çocuk bayramı 23 Nisandır. Mustafa Kemal birçok alanda yaptığı yenilikler ve ileri görüşlülüğünü bir kez daha bu bayramı çocuklara armağan ederek göstermiş geleceğimiz olan çocuklara sadece onlara ait olan bugünü armağan etmiştir.

 

Ulu Önder Atatürk’ün çocuklara en büyük armağanı;
Belki de çocukları kendi çocukluğunu yaşayamadığı için çok önemserdi. Bunun en büyük örneği bana göre küçük Ömer’ di. Ulu önder Atatürk onu karıncalara yuvalarına daha kolay bir şekilde ulaşabilsinler diye köprü yaparken görmüştü. Ondan öyle etkilenmişti ki bütün gününü küçük Ömer’i dinleyerek geçirmişti.

O gün çok önemli bir gündü Ulu Önder için. Fakat önemli işleri olmasına rağmen çok etkilendiği Ömerciğin yanında kalmayı tercih etmişti. Ben de bu hikayeyi okuduğum zaman çok etkilenmiştim. Ulu Önder şu an belki yaşasaydı eminim ki bizler için gençler için daha birçok güzel işe imzasını atardı. Ben kendi adıma böyle bir Cumhuriyet yönetiminde doğup büyüyüp yetiştiğim için kendimle ve Ulu Önder Atatürk’ün bizlere verdiği imkanlarla gurur duyuyorum. Bizlere biz olduğumuzu hatırlatan bu bayramı “Egemenlik çağdaşlık güvenirlik” ve “özgürlük” adına yine bize armağan eden Atamızı saygıyla anıyorum. Çevremde masum sessiz ve kimsesiz çocuklar görüyorum. Bir an için kendimi onların yerine koyuyorum ve kendimi bomboş bir kuyu gibi hissediyorum ne kadar acı. Bu kelimeleri satırlara dökerken bile ürperiyorum. İşte bu çocuklar bizim toplumumuzun çocukları. Çoğumuzun kardeşi çoğumuzun abisi çoğumuzun ise ablası. Düşünüyorum da neden onları çaresiz bırakıyoruz neden kimsesizler niçin yalnızlar? Çok zor değil mi? Sizlere sesleniyorum büyüklerim: Atamın armağan ettiği bu bayramı böyle mi kutlamalıyız?

-Hayır ben bunu kabul etmiyorum bize hediye edilen bir bayram ve ben bayramımı istiyorum.

Onu doya doya yaşamak istiyorum. Ben egemenlik istiyorum. Siz veremiyorsanız işte size küçük bir kalpten sesleniş biz çocuklara yaşayamadığımız çocukluğumuzu yaşatın. Bizlere konuşma tartışma imkanı sağlayın. Siz büyüklerimiz bu sorunları aştığınız zaman emin olun biz çocuklar Ulu Önder Atatürk’ün emaneti ve en büyük gurur olan bu bayramı en güzel şekli ile yaşayıp yaşatacağız. Yaşamın tüm imkansızlıklarına rağmen zorluklara rağmen Atam sana minnet borçluyuz. Çünkü sen; sanki bu günleri daha önceden düşünüp bizlere doya doya yaşatabilmemiz için böyle bir armağan sundun. Böylece Ulu Önder Atatürk yaptığı yeniliklerle insanların bir adım daha atarak kendilerini yenilemesine çağdaş bir toplum düzeyini geliştirmeye gereksinim duymuştur. Bu nedenle Türk toplumuna en güzel şekli ile verimli olmayı başarmıştır.

23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı Ulu Önder’in atmış olduğu imzadır. Ayrıca Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutladığımız milli bayramlardandır. Bu nedenle Atatürk sözünü şöyle dile getirmektedir; “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.” sözü ile belirtmiştir.

Bir kez daha teşekkürler Atam. Biliyorum ki beni duyuyorsun biliyorum ki bunları hissediyorsun seni her zaman ki gibi saygıyla anıyorum. Ve sana minnettar borcumu bir kez daha belirtiyorum. Seni çok seviyorum.

 

Her nisan ayında kalbim bir farklı çarpar hele de 23 Nisan’a yaklaştıkça.Baharın gelişiyle ağaçların tomurcuklanması gibi demokrasinin filizlenip Türkiye’min her karış toprağına yayıldığı bugün de nasıl çarpmaz insan olanın kalbi?

Çocuk olmanın sevincini heyecanını T.B.M.M.’nin amacı ve Türkiye’nin güzelliğini bugünde anlarım. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda…

23 Nisan’da dünyanın dört bir yanından gelen çocuklarla bayramımız kutlanır. Atatürk bugünü tüm dünya çocuklarına armağan etmekle ne güzel bir iş yapmıştır ki meyvelerini günümüzde görüyoruz. Bütün dünya çocuklarının kaynaşıp arkadaş olduğu ve insanlığın temelini attığı gün dostluk arkadaşlık ve sevginin doyasıya yaşandığı 23 Nisan’dır.

Bütün dünya çocuklarına armağan edilen dünyada tek bayram bizim bayramımızdır. Günümüzde her ne kadar birçok çocuk çocukluğunu yaşayamıyorsa da çocuk olduğunun bilincinde ve çocukluğunu yaşamak istiyor. Savaş tanklarına taş atmakla mermi sesleri ile uyanmakla ve pencereden bakarken kendini bilmez bir kurşunun boynuna isabet etme korkusuyla yaşayan bu çocuklar sizce çocukça şeyler mi yaşıyor? Yaşlarının bünyelerinin kaldıramayacağı bu olayların tüm dünya çocuklarının o minicik kalplerini üzmeye ne hakkı var? Yaşıtlarının mutlulukla yaşadıkları çocukluklarını onlar da yaşayamazlar mı? Çok mu şey istiyorlar büyüklerinden? Dünya büyükleri küçük bir elma şekerinin yaratacağı mutluluğu yoksa bu çocuklardan esirgiyor mu?

Atatürk ne güzel bir düşünceye sahipmiş ki çocukluk duygularını unutmadan dünya çocuklarına bu güzel günü armağan etmiş. Her yıl yaşanan bu bayram umuyorum ki her yıl büyüyen kardeşlik ağıyla insanlığa ders verir ve bir gün bile olsa dünyadaki tüm çocuklar mutlu olur.

Bu bayramın tüm dünya çocuklarını mutlu etmesi ve ilk pamuk şekerini alan çocuğun gülümsemesini tüm dünya çocuklarının yüzünde görmek dileğiyle…

23 NİSAN BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN!

Öncelikle sevgi ve içtenlikle hepinizin bayramını kutluyorum. 19.yüzyılın ”hasta adamı” Osmanlı Devletinden genç dinamik ve sağlıklı Türkiye Cumhuriyetini çıkaran Büyük Atatürk gençlik yıllarında düşlediği savaş yıllarında olgunlaştırdığı ulusal egemenlik düşüncesini 23 Nisan 1920’de TBMM’ni kurarak yaşama geçirmiş egemenlik hakkını kayıtsız şartsız ulusal ve onun temsilcisi olan meclisi vermiştir. Atatürk meclisin kurulduğu bu önemli günü bayram olarak ilan etmiş ve geleceğin güvencesi olan Türk çocuğuna armağan etmiştir.

O günden bu güne daha da artan bir heyecanla kutlanarak gelmiştir. Dünya ülkeleri arasında ilk ve tek bayramı olan çocuklar olarak ne kadar sevinsek azdır. Bu mutlu sevinç dolu günümüzü paylaşmaya sevincimize ortak olmak için dünyanın dört bir yanından çocuklar akın akın bize geliyorlar. Bizim yanımızda bizimle el ele vererek dünya barışının korunması ve kollanması uğruna dünya büyüklerine anlamlı mesajlar veriyoruz. Her renkten ve her dilden bir araya gelen çocuklar bizim yanımızda bizimle barış şarkıları söylüyor.

Bütün dünya ülkelerinin çocuklarının yüreklerinde ve beyinlerinde oluşan sevgi yumağı gelecekte barış ve dostluk olarak meyvelerini verecek savaşsız bir dünyanın koşullarını hazırlayacaktır. Bizim sevinç doluışıltılı halimiz gelecek adına büyük umutlar vermektedir. Bilelim ki gelecek bizlerindir. Bizler bitmez tükenmez öğrenme azmimizle gelecekte pek çok yeni buluşun sahibi olarakTürk’ün adını dünyanın ufuklarına silinmez harflerle yazacağız.

Yüreğimizde açan sevgi çiçeklerini okuldan almış olduğumuz en taze bilgilerle sunacağız…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu