4. Sınıf Vücudumuzun Bölümleri

4. Sınıf Vücudumuzun Bölümleri
Vücudumuz temel olarak 7 bölümden oluşmaktadır. Bunlar eller ve ayaklar, bacaklar, kollar, sırt, alt gövde, üst gövde, baş ve boyun olarak adlandırılırlar.

Eller ve Ayaklar

El ve ayaklarımızdaki kemikler şekil ve boyut itibariyle farklılık gösterseler de, temelde aynı yapıya sahiptir. Elimizde de, ayağımızda da, bütün parmaklarda üçer kemik varken başparmaklarda ikişer kemik bulunur.
El ve ayaklardaki küçük kaslar büyük ölçüde kol ve bacaklardaki kaslara bağlanan kirişlerin kontrolü altındadır. Gerek el, gerekse ayak parmaklarına giden kirişler sıvı dolu keselerle (bursan) çevrelenmiştir. Böylelikle, elimizi veya ayağımızı kıpırdatmak istediğimizde kolayca harekete geçerler.


Elimiz ince ve kıvrak hareketlere son derece elverişli bir yapı gösterir. Başparmağımızın avuş boyunca hareket kabiliyetine sahip olması, istediğimiz şeyi sıkıca tutmamıza imkan verir. İnsanoğlunun alet kullanmasını sağlayan şey de işte bu eşsiz özellğidir. Bilek çeveresindeki kuvvetli bağdoku, parmaklara giden sinir, kiriş ve damarları korur. Çok sayıda sinir ucuyla donatılmış olan parmak uçlarımız vücudumuzun en hassas kısımları arasındadır.

Bacaklar

Bacaklar vücudumuzun bütün ağırlığını taşıdığından, kollarımıza nazaran çok daha kuvvetli ve dengelidir. Oynar başlı birer eklemle kalça kemiğine bağlanan bacaklar öne ve arkaya doğru büyük bir hareket serbestisine sahiptir. Uyluk kemiği dizde bacağın alt bölümünün iki uzun kemiği olan kaval kemiği (tibia) ve kamış kemiğine (fibula) bağlanır. Ayak bileğinizi iki yandan tuttuğunuzda, başparmak tarafına gelen kemik ucu kaval kemiğine, küçük parmak tarafına gelen de kamış kemiğine aittir. Dizdeki menteşeli eklem dizkapağı kemiği, bir yağ tabakası ve bursan adı verilen yastıksı kesecikler tarafından korunur.
Bacak iki yana pek dönmediği için, koldaki kadar çok kası yoktur. Buna karşılık, bacak kasları kol kaslarından daha kuvvetlidir. Mesela uyluk kemiğiyle kalça kemiğine bağlı bulunan kalça kaslarımız, hiç zorlanmadan vücudumuzu oturur pozisyondan tutup ayağa kaldırabilir.
Kan ve lenf damarlarıyla sinirler karın boşluğundan gelip bacaklara dağılır. Atardamarlar ve toplardamarlar sayısız küçük uzantıyla bacaklardan kan dolaşımını sağlar. Geniş bir sinir şebekesi de beyinden gelen talimatı bacaklara ulaştırmak ve duyu mesajlarını taşımakla vazifelidir. Vücudumuzun hastlıklara karşı kendini savunmasında rol oynayan bağışıklık sistemine dahilçok sayıda lenf kanalının bir bölümü de uyluğumuzu örten derini hemen altında bulunur.

Kollar

Kollar Dolaşım ve lenf sistemlerinin ana damarları göğüs boşluğundan kollara dağılır. Kol siniri kolun hareketlerini kontrol eder ve elin gönderdiği mesajları beyne ulaştırır.
Kafatası, kaburgalar, kalça kemiği gibi bazı kemiklerin başlıca görevi diğer organları muhafaza etmektir. Buna karşılık kol ve bacak kemikleri herşeyden önce manivela fonksiyonunu üstlenir. Elimizi kullanmamızı sağlayan kol, bacağa nazaran çok daha esnektir. Omuz kaslarının da yardımıyla, kol kaslarımız sırasında kuvvetli, sırasında çok hafif hareketler yapmaya imkan tanır. Kolun üst bölümünde yer alan uzun kemik (pazı kemiği) dirsekte alt bölümün iki uzun kemiği olan döner kemik (radyus) ve dirsek kemiğine (ulna) bağlanır. Bileğinizi iki yana tuttuğunuzda, başparmak tarafında elinize gelen kemik ucu döner kemiğe küçük parmak tarafındaki de dirsek kemiğine aittir. Dirseğinizdeki kemik çıkıntısı da dirsek kemiğinin başıdır. Dirsek eklemi, bükülme hareketinin yanı sıra, elinizle birlikte yan dönme kabiliyetine sahiptir.

Sırt

Sırt Vücudumuzun eğilip bükülecek kadar elastik olmasını belkemiğimizi oluşturan küçük kemiklere, yani omurlara borçluyuz. Belkemiğinin hemen yanında böbrekler ve onların üzerinde yer alan adrenal bezleri bulunur. Omuriliğimiz omurlardaki deliklerden geçerek kuyruksokumuna kadar uzanır. Omurga sinirleri de omurilikten çıkıp vücuda dağılır. Sırt kasları vücudumuzu eğip doğrultmamızı sağlar, göğsümüze destek olur ve kollarımızın kuvvetine katkıda bulunur.

Alt gövde KADIN – ERKEK

KADIN
Karın boşluğu diyaframdan kalça kemiğinin dibine kadar ulaşır. Sindirim sisteminin başlıca organları ve bezleri olan mide, bağırsaklar, karaciğer, safra kesesi ve pankreas karın boşluğunda yer alır. Kan damarlarının taşıdığı kanı zehirli maddelerden arındıran böbrekler ise idrar sisteminin en önemli organlarıdır. İdrar tüp şeklindeki iki idrar yolu (üreter) aracılığı ile böbreklerden mesaneye ulaşır. Böbreklerden çıkan büyük kan damarları ise ayrılarak iki bacağa dağılır.

Vücuttaki hormonların büyük bölümü karın boşluğunda imal edilir. Böbreklerin üzerinde yer alan adrenal bezleriyle kadınlardaki yumurtalıklar salgı sistemimizin kanalsız bezleridir. Pankreas ise insülin hormonu yapar.

Bağışıklık sistemine dahil bir organ olan dalak pankreasın hemen yanındadır. Dalak kan hücrelerinin yapılmasında da rol oynar.

Kadın üreme organları yumurtalıklar, fallop boruları, rahim ve döl yolu (vajina)’ ndan ibaretir. Kalın kalça kemiği bu organları çepeçevre sarmalr. Kalça kemiği belkemiğiyle uyluk kemiğine oynak eklemlere bağlanır. Bu sayede belimizi ve kalçamızı büküp hareket ettirebiliriz.

Üreme organları ve kalça kemiğinin daha geniş olması dışında, karın boşluğunun iç yapısı kadınla erkek arasında fazla farklılık göstermez.

ALT GÖVDE
ERKEK
Bel kemiğimiz omur adı verilen çok sayıda küçük kemikten meydana gelmiştir. Omurga sinirleri bu omurlardan çıkarak vücuda dağılır. Burada ayaklarımızı, bacaklarımızı ve üreme organlarımızı kontrol eden ve beyne bağlanan alt omurga sinirlerini vardır. Erkeklerde uretra kadınlarınkinden daha uzundur ve penisin ucunda dışarıya açılır. Bunun dışında erkek idrar sistemi kadın idrar sisteminin aynıdır. Erkek üreme organlarının bazıları, meni kanalları, sperm keseleri, prostat bezi ve uretranın bir bölümü, kalça kemiğinin muhafazası altındadır. Diğer erkek üreme organları, yani erbezleri, epididimler ve penis ise kalça kemiğinin dışında yer alır.

Erkeğin karın boşluğunda bulunan sindirim organları kadın sindirim organlarından farksızdır. Karın boşluğunu sıkıca saran kuvvetli kaslar iç organlarımıza destek olur ve vücudumuzu çevreleyerek sırtımızı sağlamlaştırır. Kalça kemiğinin yanlarından uzanan kalın iki bağdoku da kas sisteminin bağırsaklarımızı yerinde tutmasına yardımcı olur. Bu bağdokular boyunca bir dizi lenf düğümü bulunur.
vucudumuzunb
Üst Gövde

Üst Gövde Nefes alıp vermemiz kontrol eden kuvvetli bir kas tabakası olan diyafram, gövdemizdeki iki boşluğu birbirinden ayırır. Farklı hacimlerdeki bu iki boşluktan göğüs başluğu (toraks) diyafram üstünde yer alır. Daha büyük olan karın boşluğu ise alttadır.

Solunum ve dolaşım sistemlerimizin en önemli organları olan kalp ve akciğer göğüs boşluğunun tamamını doldurmaktadır. İskelet sisteminden bel kemiği, göğüs kemiği, köprücük kemikleri ve kaburgalar iki akciğerle onların arsında yer alan kalbi muhafaza eder.

Büyük atar ve toplar damarlar diyaframdaki deliklerden geçerek gövdemizin alt bölümlerine ulaşır. Yemek borusu da bir diğer delikten geçerek besinleri midemize taşır.

Baş ve Boyun

Baş Ve Boyun Merkezi sinir sisteminin en büyük parçası olan beyin başımızda bulunur. Göz, kulak, tat ve koku hücreleri gibi duyu organları da gene baştadır. Baştaki ağız ve burun sindirim ve solunum sistemlerimize lüzumlu olan besinlerin, suyun ve oksijenin giriş kapılarıdır. İskelet sistemimize dahil birbirine kenetlenmiş, sağlam kemikler hassas bir organ olan beyni muhafaza eder.

Kafatasımız ve çenemiz çok sayıda yüz kaslarıyla örtülmüştür. Bu kaslar çenemizi oynatmamızı, gözlerimizi açıp kapatmamızı, yüz ifadelerimizi değiştirmemizi mümkün kılar. En elastik kas ise, çiğneme hareketine de katkıda bülünan dildir. Boyunda kıkırdaklardan meydana gelen bir kakan konuşmamızı sağlayan ses tellerini korur. Kafatasıyla baş derisinin arasında üç çift tükürük bezi vardır. Sindirime yardımcı olan tükürüğü salgılayan bu bezler kabakulak olduğumuzda şişip ağrırlar. Gözlerimizin birer köşesinde yer alan küçücük gözyaşı bezleriyse saydam tabakanın nemli ve temiz kalmasını sağlar.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu