En güzel cümleler

En güzel cümleler

Menfaat her türlü dili konuşur, her kılığa girer, hatta menfaatlere karsı kayıtsız biri gibi görünmesini de bilir. (La Rochefoucauld)

Kışın sıcakta oturmak isteyenler, yazın terlemek zorundadır. (Jacobsen)

İnsan sefalete düşmeye görsün, vicdanla namusun sesi, aç mideden gelen feryatlar yanında zayıf kalır. (Diderot)

Son gününü görmeden, hiç kimse mutluluğa ermiş demeyin. (Sophokles)

Korku ve azap hariç, her his müzikte teselli bulabilir. (George Elio

Bazı kimseler birbirinden nefret etmeden başkasını sevemezler. (Victor Hugo)

Üç kişi bir sırrı saklayabilir, eğer ikisi ölmüşse. (Benjamin Franklin)

Acının fazlası güldürür, neşenin fazlası ağlatır. (William Blake)

Hayatta kimse için ağlamaya değmez Ağlamaya değenler zaten ağlatmaz Birgün ağlaman gerekirse başını dik tut ki Gözyaşların seni ağlatan kişi kadar alçalmasın (?)

Gölge, doğuşunu ışığa borçludur. (John Gay)

Köhne fikirler, paslanmış çivilere benzer, söküp atmak çok güçtür. (Cenap Sehabettin)

Ateş, nasıl odunu yer yutarsa, haset de iyilikleri yer yakar ve mahveder. (Hz. Muhammed)

Bir hastayı tedavi eden doktordur, kurtaran hastabakıcı. (Victor Hugo)

İlk hata saflığın, fakat sonrakiler suçun ürünleridir. (Oliver Goldsmith)

İnsan tek basına hayal eder, tek basına acı çeker, tek başına ölür. (Henry Frederic Amiel)

Hırs deyip geçmeyin, bu dünyada büyük olarak ne yapılırsa onun sayesinde yapılır. (Anatole France)

Yorgunluk kadar sağlıklı ve belki de yorgunluk kadar etkili uyku ilacı hemen hemen yok gibidir. (Henry Fielding)

İnsanlar parlayanı karartmaktan, yükseleni yere serip toza bulamaktan hoslanirlar. (Schiller)

Kötü işler, üstlerini bütün dünya örtse, yine kendilerini belli ederler. (Shakespeare)

İyilikler iade edilebilme sınırı içinde kaldıkça hoşa gider, bu sınırı aşınca şükranın yerini nefret alır. (Pascal)

İnsanda arzu ile birlikte saygı uyandırmayan kadın ne zavallıdır. (Kisfaludy)

Kadın yalnız gözle seçilmez. Onu, gözünden çok kulağınla seç. (Thomas Fuller)

Yeryüzünde bütün ıstıraplar, aza kanaat etmemekten doğar. (Firdevsi)

İster kişiliğiyle olsun, ister bilgisiyle, bana bir şeyler verebilen herkesi severim. Benim tüm nefretim gevezeleredir. (Christian Morgenstern)

Alın teriyle ıslanan toprak kurumaz. (Ibrahim Olcaytu)

Ne kadar büyük değerde olursa olsun, insanların kendiliklerinden boyun eğmek isteyecekleri bir kimseye bugüne dek rastlanmamıştır. (Machiavelli)

Aktör bir dramı bir elbise gibi alır, giyinir, sonra buruşturup atarak bir başkasını alır. Ama bu attığı elbise ondan daha fazla yaşar. (Alfred de Vigny)

Arının evini yıkan, balın tatlılığıdır. (Genceli Nizami)

Her şeyin tazesi, yalnız arkadaşın bayatı meşhurdur. (Mektupçu Agah)

Neleri bilmediğini bilen çoktur, güçlük, neleri hiçbir zaman bilemeyeceğini bilmektir.(Cenap Şehabettin)

Bilim, ahlaksız bir adamın elinde, kötülük yapmak için güçlü bir silahtır. (Fonvizin)

Vermede nasıl bir üstün olma niteliği varsa, almada da bir boyun eğme niteliği vardır. (Montaigne)

Herkesin kendine göre bir takim dertleri vardır, ama bu kimin de gramladır, kimin de kiloyla. (Cervantes)

Her derde bir deva bulunur. Lakin ahlaksızlık illetini iyi edecek bir ilaç yoktur. (Hazret-i Ali)

Bir devlet, yasayan ve kendine karşı çıkanı ne kadar koruyabilirse o kadar güçlüdür. (Paul Valery)

İnsanoğluna konuşmayı öğrenebilmesi için iki yıl, dilini tutmasını öğrenebilmesi için altmış yıl gereklidir. (Resul Hamzatov)

Bir baba, yüz evlada bakar da yüz evlat bir babaya bakamaz. (Gabriele D’annunzio)

Günahtan kaçınmayan bilgin, meşale tutan bir kördür. Doğru yolu gösterir, kendisi görmez. (Şeyh Sadi)

Dünya böyledir iste, herkes kendi değirmenine su çekmeye bakar. (Giovanni Verga)

Görmek bile nispidir. Kaşınan yeri parmak, gözden iyi görür. (Kemal Tahir)

Ya kırmızı gülden ayrı yaşamalı ya da dikenin acılarını hoş görmeli. (Şeyh Sadi)

Kötü haberler kırlangıç kanatlıdırlar, iyi haberler koltuk değnekli. (Massinger)

Dünya karsılaştığın fırtınalarla değil gemiyi limana getirip getirmediğinle ilgilenir. (William Mc. Fee)

Ne karınca zayıf olmakla aç kalır, ne de aslanpençesinin ve kuvvetinin zoruyla karin doyurur. (Şeyh Sadi)

Kedi, sevgilisinde muhakkak tırnak izi bırakır. (Mortherlant)

Yüksek makamlar yüksek tepeler gibidir, koşarak çıkanlar nefes darlığı hisseder. (Cenap Sehabettin)

En olgun meyve, en basta düşer. (William Shakespeare)

Her önemsiz şey çok küçümsenirse, öcünü alır. (Lessing)

1001 meziyeti de olsa, insanlara kötü yanlarından bakarlar. (Moliere)

Sevgide güneş gibi ol, dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, hataları örtmede gece gibi ol, tevazuda toprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol. (Mevlana Celaleddin-i Rumi)

Mezarlık ölülerin, toprağa karışmadan önce adlarını, kimliklerini toprak üstünde bıraktıkları yerdir. (Paul Valery)

Öfkenin ateşi önce sahibini yakar, sonra kıvılcımı düşmana ya varır ya varmaz. (Şeyh Sadi)

Dünyaya geldiğimiz gün bir yandan yasamaya, bir yandan ölmeye başlarız. (Montaigne)

Utanılası eylemlerinden pişmanlık duymak, yaşamını kurtarmaktır. (Demokritos)

İnsanin kendi vatani için yalan söylemesi bir vatanseverlik sanatıdır. Buna diplomasi denilir. (Ambrose Bierce)

Ruhu öldürmek, cismi öldürmekten daha büyük bir cinayettir. (Gerhart Hauptmann)

Bir saçı okşamaz, bir alnı serinletmez, bir yelkeni şişirmez, bir eteği havalandırmazsın. Neyleyim senin gibi rüzgarı. (Arif Nihad Asya)

Kelle kesildikten sonra saçların ardından ağlanır mi? (Dostoyevski)

Sağlık hiç kimsenin kesin olarak güvenemeyeceği tek nimettir. (Bertrand Russell)

Hiçbir şey istemeyen, hiçbir şey ummayan ve hiçbir şeyden korkmayan sanatçı olamaz. (Çehov)

Sarhoşluk kusur yaratmaz, kusurları göz önüne çıkarır. (Seneca)

Savaşta, dövüşenlerden çok kaçanlar ölür. (Selma Lagerlöf)

Sevgi ne kadar büyükse kederi de o kadar büyük olacaktir. (Spinoza)

Acı, çabuk unutulur, sevinç ise ebedidir. (Schiller)

Üç kişi bir sırrı saklayabilir, eğer ikisi ölmüşse. (Benjamin Franklin)

Hayatımızda işlediğimiz hataların çoğu, düşünmemiz gereken yerde hissetmekten, hissetmemiz gereken yerde düşünmekten ileri gelmektedir. (John COLBINS)

En kolay şey insanın kendisini aldatmasıdır, çünkü bir insan genellikle arzu ettiği şeyin gerçek olduğuna inanır.(DEMOSTHENES)

Akılsız adam mutluluğu uzakta arar; akıllı ise, onu ayaklarının altında bulur. (JAMES OPPENHEIM)

Her insan öfkelenir, bu kolaydır; fakat tam adamına, tam ölçüsünde,tam zamanında, tam yerinde ve tam usülünde öfkelenmek, ne herkesin kudretindedir, ne de kolaydır. (ARISTOTELES)

En kötü babalar kimlerdir bilir misiniz? Gençliklerinde yaptıklarını unutanlar. (Diderot)

Bir baba yüz evlada bakar da, yüz evlat bir babaya bakamaz. (Gabriele D’Annunzio)

Evlatlarını sevmeyen babalar olabilir; ama, torununu çıldırasıya sevmeyen dede olamaz. (Victor Hugo)

Hayatlarında hiçbir başarı gösteremeyenler, kendilerini başkalarının başarılarını küçültmekle teselli ederler. (C. Sena Ongun)

Dünyada başarı kazanmanın iki yolu vardır; ya kendi aklından faydalanmak, yahut da başkalarının akılsızlığından faydalanmak. (La Bruyere)

Gene de bir iştir beklemek. Bekleyecek bir şeyi olmamaktır korkunç olan. (Cesare Pavese)

Alabalık tutmak için, sineği feda etmelisin. (George Herbert)

Bir yıllık varlık istersen buğday, on yıllık varlık istersen ağaç, yüz yıllık varlık istersen insan yetiştir (Çin Atasözü)

Ödenmemiş bir borç alçalmadır, dolandırıcılığın başlangıcıdır. (Balzac)

Bazıları büyük doğar; bazıları büyüklüğü kazanır; bazılarına da büyüklük kendi gelir (Shakespeare)

Başkalarını küçülterek büyüdüğüne inanan insanlar bulunduğu gibi, başklarını korurken büyüdüğüne inanan insanlarda vardır. (George Stand)

Küçüklerin büyüklük taslaması kadar tehlikeli bir şey yoktur. (Stefan Zweig)

Tuzağa saçtığın taneler , cömertlik sayılmaz ki .. (Mevlana)

Kral olup paramı dilenci gibi harcamaktansa, dilenci olup, paramı kral gibi harcamayı tercih ederim. (İngersoll)

Çok keyifli anınızda kimseye bir şey vaad etmeyin .Çok öfkeli anınızda kimseye yanıt vermeyin….. (Çin Atasözü)

Gürültü ve patırtının ortasında sükunetle dolaş, sessizliğin içinde huzur bulduğunu unutma…… (Buda)

Taş da yumurtanın üstüne düşse,yumurta da taşın üstüne düşse,olan yine yumurtaya olur…. (Rum Atasözü)

Düşünmeden öğrenmek beyhude, öğrenmeden düşünmek, tehlikelidir….. (Konfüçyus)

Zamanında bir adım atmayan tembel,sonradan yüz adım atmak zorunda kalır…… (Giovio)

Güzel yüz aynaya aşıktır…..(Mevlana)

Ara sıra isyana yönelecek olursan:Hatırla ki, Kainatı Yargılamak imkansızdır.Onun için,kaygılarını sürdürürken bile kendi kendinle barış içinde ol.Görmeye çalış ki,bütün pisliğine ve kalleşliğine rağmen dünya güzeldir……..(Buda)

Altının ne olduğunu mihenk, cimrinin kim olduğunu dilenci bilir (Sadi)

Ne kimseden borç al, ne kimseye borç ver.çünkü ödünç para veren , çok kere , hem parasından olur, hem dostundan. (Shakespeare)

Mal kaybeden bir şey kaybetmemiştir.Onurunu kaybeden birçok şey kaybetmiştir.Cesaretini kaybeden her şeyini kaybetmiştir….(Goethe)

Kimseyi sevmemek, kimse tarafından sevilmemektir. (Demokritos)

Sıkıntınızın sırrı sizin elinizde değil, başkalarının elindedir. (H. de Balzac)

Kızların sevdası, sepete konmuş su gibidir, akar gider. (Enrique Larreta)

Sabır acıdır, ama meyvesi tatlıdır. (J. J. Rousseau)

Yaptığını öven, yaptığını yıkar. (William Shakespeare)

En cömertçe bağışlanan şey, öğüttür. (La Rochefoucauld)

Ağılda oğlak doğuna, derede otu biter. (Kasgarli Mahmud)

İnsanin en rahat göründüğü zaman, belki de rol yaptığı andır. (Oscar Wilde)

Borç, köle olmanın başlangıçıdır. (Victor Hugo)

Gök gürültüsü iyidir, gök gürültüsü görkemlidir; ancak işi bitiren yıldırımdır…. (Mark Twain)

Okumak geçen yüzyılların en namuslu adamlarıyla yapılan bir sohbettir. (Descartes)

Her şeyde bir kötülük görmeyi en çok nankörler öğretir. (Publilius Syrus)

Namussuz kişilerin ortasında tam anlamıyla namuslu olmak isteyen bir adam, er geç mahvolmaktan kurtulamaz. (Machiavelli)

Bütün mutsuzluklar yokluktan değil, çokluktan ileri gelir. (Tolstoy)

Muhabbet gönül humması demektir. (Abdülhak Hamid Tarhan)

Evrenin tüm karanlığı, tek bir mum ışığını bile köreltemez. (Bilinmiyor)

Az malın hesabı daha azdır. (Hazret-i Muhammed)

Gâh giderim medreseye ders okurum Hak için, gah giderim meyhaneye dem çekerim kime ne? (Kul Nesimi)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu