Anneler günü ile ilgili şiir, yazı, slayt örnekleri verir misiniz?

Anneler günü ile ilgili şiir, yazı, slayt örnekleri verir misiniz?

ANA ÖĞÜDÜ
Çiçekleri ezme yavrum
Çiçekler bir yüreğe benzer
Çiçek ezen, insan ezer.

Sakın sen kuş vurma yavrum
En engin bir kardeşlikte
Uçar kuşlar gökyüzünde.
Tüfekle oynama yavrum
Şakacığı bile çirkin
Bir canlıyı öldürmenin.
Gel bir çiçek ol sen yavrum
Kendi ülkenin renginde
Şu yeryüzü demetinde.

ANACIĞIM

Dünyada apayrı yeri olan bir sevgi
Anne sevgisi.
Artık ben de bir anayım.
Anam seni dünden daha çok seviyorum!
Çocukluğumda dua ederdim Allah’a
Anam ölmesin diye.
Tanrım kabul etti dualarımı,
Göstermedi bana senin acını.
Bu yıl da geldi ‘Anneler Günü’
Ne alsam sana yetmez,
Senin hakkın ödenmez!
Sana duygularımdan bir demet.
Anneler günün kutlu olsun.
Ellerinden öptüm,canım anacığım!
Nuray (Kahveci)ZARALI

ANACIĞIM
—Anneme ve bütün annelere—
Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Kaç geceler bana ninni söylerdi
Hasta olunca oydu başucumda bekleyen
Biraz yorulmayayım, üzülmeyeyim, hemen
Alır kucağına okşardı, saçlarımı öperdi.
Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Uzun kış geceleri masal masaldı
Güzel çoban kızları, iyi kalpli sultanlar
Bir suyun akışı gibi geçip gitti zamanlar
Şimdi ne o dünkü çocuk, ne de o masal kaldı.
Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Yıkayan oydu mürekkep lekeli parmaklarımı
Akşam biraz geciksem yollara düşerdi
Sokağa çıkarken «Yavrucuğum üşütme» derdi.
Hemen bir kazak örerdi biraz boş kaldı mı.
Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Bilirim yine kalbinde yerim anacığım
Selam sana Anneler Günü İstanbul’dan
Yeni dönmüşçesine bir akşam okuldan
Vefalı ellerinden öperim anacığım.
Ümit Yaşar Oğuzcan

ANAMI ARIYORUM

Senden ayrı senden uzak
Yersiz göksüz gibiyim
Hem analı hem babalı
Hem öksüz gibiyim
Uzanmış aramıza
Uçsuz bucaksız gurbet
Bir ucunda sıla var
Öbür ucunda ekmek
Bütün analar ağıt şimdi
Bütün ağıtlar ana
Ya beni de al gurbet
Ya anamı ver bana
Hem kova hem kuyuyum
Yorgun bir halk suyuyum
Sen bana nenni söyle
Ben dizinde uyuyum
Ali YÜCE

ANAMI DÜŞÜNÜYORUM
Senden ayrı senden uzak
Yersiz göksüz gibiyim
Hem analı hem babalı
Hem öksüz gibiyim
Uzanmış aramıza
Uçsuz bucaksız gurbet
Bir ucunda sıla var
Öbür ucunda ekmek
Bütün analar ağıt şimdi
Bütün ağıtlar ana
Ya beni de al gurbet
Ya anamı ver bana
Hem kova hem kuyuyum
Yorgun bir halk suyuyum
Sen bana nenni söyle
Ben dizinde uyuyum
Ali YÜCE

ANNE
anneciğim bugün sen dur
ben bakayım sana ne olur
ne istersen pişireyim
evi silip devrişeyim
ben doldurdum aklarını
ödeyemem haklarını
bugün senin günün anne
bak kendini yordun gene
canım kadar sevdiğim kim benim canım anneciğim!

ANNE

Annemi ben çok severim,
Melek annem, güzel annem,
Üzülmesin sakın derim
Melek annem, güzel annem.
İyi doğru sözler onda,
Şefkat dolu gözler onda,
Sevgi, ışık var yolunda,
Melek annem, güzel annem.
Anne yüzü ne asil yüz,
Anne gözü ne derin göz,
Anne özü, pırlanta öz,
Melek annem, güzel annem.
O gülerse çağlayanım,
O ağlarsa ağlayanım,
Ona gönül bağlayanım;
Melek annem, güzel annem.
Rıfat Necdet EVRİMER
ANNE
Sen baharda nazlı çiçek,
Ben çiçekte tombul böcek,
Sensin beni güldürecek,
Anneciğim, biriciğim.
Kulağımda tatlı sesin,
Ninni yavrum uyu dersin,
Sevgi bağın eksilmesin
Anneciğim, biriciğim.
Mevlüt KAPLAN

ANNE
Ağaç olsan
Dal olurum anne
Yaprak olurum
Sana gelirim
Deniz olsan
Sel olurum anne
Irmak olurum
Sana gelirim
Bahçe olsan
Gül olurum anne
Toprak olurum
Sana gelirim
Güneş olsan
Yol olurum anne
Bayrak olurum
Sana gelirim
Tacettin ŞİMŞEK

ANNE
Uyusun da büyüsün
Derdin büyüdüm anne
Bana o ak sütünden
Verdin büyüdüm anne
Uykuma yıldızları
Serdin büyüdüm anne
Anne güzelliğine
Erdin, büyüdüm anne
FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA

ANNE
Yüzümde duyuyorum
Bakışını
Uyurken de
Ellerin
Öyle sıcak ki
Kış gecesinde
Sen olmasan
Kimden duyardım ben
Yavrum kelimesini
Evimiz senle dolu
Sokaklar
Niçin güzel
Sana dönüşü var diye
Anne
Ne olur
Eksilme hiç
Başımızdan
Cahit ZARİFOĞLU

ANNE SEVGİSİ
Sıcağın sinmiş bana,
Seni severim ana.
Sensin bana can veren,
Sensin bana kan veren.
Küçükken yudum yudum,
Sütlerinle uyudum.
Kulağıma ninniler,
Neler söyledin, neler.
Beni büyüttün ana,
Beni yürüttün ana.
M.Necati ÖNGAY

ANNECİĞİM
Anneciğim seni ben,
Çiçeklerden yemişten,
Sarı saçlı bebekten,
Canımdan çok severim.
Gitme hep yanımda kal,
Beni kollarına al,
Pembe gülden daha al,
Yanağından öperim.
Melahat UĞURKAN

ANNECİĞİM
Ak saçlı başını alıp eline,
Kara hülyalara dal anneciğim!
O titrek kalbini bahtın yeline,
Bir ince tüy gibi sal anneciğim!
Sanma bir gün geçer bu karanlıklar,
Gecenin ardında yine gece var;
Çocuklar hıçkırır, anneler ağlar,
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim!
Gözlerinde aksi bir derin hiçin,
Kanadın yayılmış, çırpınmak için;
Bu kış yolculuk var, diyorsa için,
Beni de beraber al anneciğim!…
Necip Fazıl KISAKÜREK

ANNECİĞİM
Ben annemi çok severim
Melek annem, güzel annem
Üzülmesin sakın derin
Melek annem, güzel annem.
İyi doğru sözler onda
Şefkat dolu gözler onda
Sevgi, ışık var yolunda
Melek annem, güzel annem.

ANNEM
Küçükken başucumda
Bana ninni söylerdin
Sabahları uyanınca,
Beni okşar severdin.
Benim annem, güzel annem
Beni al dizlerine…
Kucağında okşa beni,
Ninniler söyle yine…
Bugün hâlâ kulağımda
Çınlıyor tatlı sesin.
Güzel annem, kalbimin sen,
En büyük neşesisin…
Coşkun ERTEPINAR

ANNEM TEK VARLIĞIM
Ey şefkati bol varlığım,
Sayende olmaz darlığım,
Türkiye’m ve uygarlığım,
Anam benim, şefkat selim.
Ninnilerle hep uyutan,
Sevgisi kalbimde yatan,
Bana çok meziyet katan,
Anam benim tek varlığım.

ANNEME
Anne girdin düşüme.
Yorganın olsun duam;
Mezarında üşüme.
Anlamam, anlatamam.
Düşen düştü peşime,
Artık vadeler tamam…
Necip Fazıl KISAKÜREK

ANNEME MEKTUP
Ben bu gurbete ile düştüm düşeli,
Her gün biraz daha süzülmekteyim.
Her gece, içinde mermer döşeli,
Bir soğuk yatakta büzülmekteyim.
Böylece bir lâhza kaldığım zaman,
Geceyi koynuma aldığım zaman,
Gözlerim kapanıp daldığım zaman,
Yeniden yollara düzülmekteyim.
Son günüm yaklaştı görünesiye,
Kalmadı bir adım yol ileriye;
Yüzünü görmeden ölürsem diye,
Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim.
Necip Fazıl Kısakürek

ANNEME VERDİĞİM SÖZ
Be güzel olacağım
Taşıyacağım hep
Akan suların güzelliğini
Ben iyi olacağım
Ellerim açılacak gece gündüz
Bir bitki iyiliğinde
Ben doğru olacağım
Gökten düşen taş gibi
Doğru

ANNEN
Sen bir avuç bebektin
Kimdi süt veren sana,
Hastalandın ölecektin
Kim kanat gerdi sana?
Senin minik başını
Avuçlarına alıp
Gece uykusuz kalıp
Kucağında kim salladı
Ağladın, seninle kim ağladı
Annen!
Sana ilk adımını attıran kimdir
Konuşmayı öğretti sana bir bir
Annen!
Sen şimdi giderken okula
Sefertasını kim hazırlar?
Kim bakar arkandan yola?
Sende en çok kimin hakkı var
Kimdir seni en çok seven
Annen!
Dünyayı hiç değilse bir günlüğüne
allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar
oynasınlar türküler söyleyerek yıldızların arasında
dünyayı çocuklara verelim
kocaman bir elma gibi verelim sıcacık bir ekmek somunu
gibi
hiç değilse bir günlüğüne doysunlar
dünyayı çocuklara verelim
bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı
çocuklar dünyayı alacak elimizden
ölümsüz ağaçlar dikecekler
Nâzım HİKMET

CANIMIN İÇİ
Ben annemi çok severim
iyi doğru sözler hep onda
Üzülmesin diye çabalarım
Sevgi ışık var yolunda
Melek annem güzel annem
Ölürüm yollarına

MELEK
Annesi dün Zeynep’e:
“Melek Yavrum!” diyordu.
İşitince bu sözü
Kız merak etti, sordu.:
-Melek yavrum ne demek?
Doğrusu anlamadım.
Melek kanatlı olur:
Hani benim kanadım?
Cevap verdi annesi:
-Üç yavrum daha vardı,
Onlar kanatlanarak
Elimden uçmuşlardı.
Hepsi yalnız bıraktı,
Bu talihsiz kadını,
Bari sen uçma diye
Kopardım kanadını!
Faruk Nafiz ÇAMLIBEL

SAKLA BENİ ANNE
Sen ninni söylerken anne
Ak güvercinler evimize
Gelinböcekleri konuyor
Saçımın tellerine
Sen masal söylerken anne
Mor menekşeler açıyor sesinde
Yüzünden kalkan kelebekler
Yavaşça konuyor kirpiklerime
Sen ninni söylerken anne
Başucumda mı uykum
Yastığımın altında mı
Söyle girsinler gözlerime
Söyle şu kedilere anne
Miyavlamasınlar eğri büğrü
Oyuncağımı korkutmasınlar
Girmesinler düşüne
Yumuyor gözlerimi gizli bir el
Yüzünü göremiyorum anne
Sar beni sakla beni
Sıcak sevgiler içine
Tavan nere gitti anne
Nere gitti evimizin duvarları
Daya ellerini anneciğim
Kediler düşmesin üstüme
Ali YÜCE

UYUYAN GÜZEL ANNEYE
Anne, bahar geliyor uyansana
Çık altın eşikte bekle beni,
En güzel tılsımları buldum sana
Koklayabilmek için nefesini.
Yeni açmış şu erik hatırlatır
Bana ağaçları çok sevdiğimi,
Sevginle mi ıslanmış şu sonsuz kır,
O kara bırakmışsın gözlerini.
Gül güzel annem benim, benim rüyam
İçimden çiçekli bir yol var sana,
Senin yerine biraz ben uyusam
Anne bahar geliyor uyansana.
Ceyhun Atuf KANSU

VİTRİNDEKİ BEBEK
O vitrindeki bebeğin
Annesi yok dedin anne
Acıkınca kim meme verir
Kim ninni söyler ona
Altını kim değiştirir
Ateşi yükselince
Kim kor elini alnına
Sen görmedin anne
Arkamdan bir bakışı var
Bir iç çekişi derinden
Boynunu bir büküşü var
Öyle acıyorum ki ona
Bir daha geçmiyorum
O vitrinin önünden
Ali YÜCE

( Mayıs ayının ikinci Pazar günü )

Mayıs ayının ikinci pazar günü Anneler Günü’dür. Anneler Günü evrensel bir gündür. Dünyada milyonlarca ana bugün çocukları tarafından sevgi ve saygı ile anılır.
Anneler Günü ülkemizde 1955 yılından bu yana kutlanıyor. Türk Kadınlar Birliği ülkemizde her yıl çocukları için büyük fedakarlığa katla­nan annelerden birini yılın annesi seçer. Yılın annesinin kişiliğinde tüm annelere iyi dilekler sunulur.
Amerika’nın Filedelfiya eyaletinde 9 Mayıs 1966 günü Jarvis isimli bir kızın annesi öldü. Annesini çok seven Jarvis’in üzüntüsü aylarca sürdü. Hayatla kimsesi kalmayan Jarvis ölüm olayına bir türlü alışamadı. Yaşama küstü. Canlılığını, yaşama sevincini yitirdi. Yemedi, içmedi bir ara ölmeyi bile düşündü. Jarvis’in bu durumunu yakından izleyen komşusu Jarvis’le arkadaş oldu. Bir gün yaşlı komşu söyleşi sırasında Jarvis’e «İnsanlar doğar, yaşar, ölür. Bu bir doğa kanunudur.» dedi. Bu iki cümle, Jarvis’i çok etkile­di. Ölümün de doğmak, yaşamak gibi bir doğa olayı olduğunu düşündü. Ancak bu doğruyu bulmak Jarvis’in annesine olan sevgisini azaltmadı. Aradan geçen süre içinde ölüm sözcüğünün soğukluğu gitti. Yerine anne sevgisinin sıcaklığı geldi. Artık Jarvis annesini gözyaşları ile değil severek. anmaya başladı. Acıları azaldı. İçinde arı, duru bir sevgi oluştu.
Aradan bir yıl geçti. Bu süre içinde Jarvis, hemen her gün annesinin mezarına çiçekler götürdü. Jarvis’in annesinin ölüm yıldönümünde bütün arkadaşları eve geldi. O gün Jarvis arkadaşlarına :
— Geçen bir yıl içinde çektiğim acılar bana şunu öğretti «Dünyada anne sevgisinin yerini dolduracak hiçbir sevgi yoktur. Yılın bir gününü annelere ayıralım. O günü annelerimizle ilgili anılarla dolduralım. Böylece annelerimize olan sevgi borcumuzu ödeyelim.» dedi.
Arkadaşları Jarvis’in önerisini çok beğendiler. Birlikte hemen kentin Belediye Başkanına gittiler. Başkan onları dinledi. Öneriyi içtenlikle benimsedi. Daha sonra bu öneri gazetelere, yazarlara anlatıldı. Jarvis ve arkadaşlarının çalışmaları kısa sürede sonuç verdi. Amerika Birleşik Devletleri Kongresi mayıs ayının ikinci pazar gününün Anneler Günü olarak kutlanmasını kararlaştırdı.

Anneler günü ilk kez 1908 yılında kutlandı. Daha sonra bütün uygar ülkelerde kutlanmaya başlandı.
Her yıl mayıs ayının ikinci pazar günü gazetelerde annelerle ilgili yazılar, anılar, şiirler yayınlanır. Radyo ve televizyonda ana sevgisini konu eden konuşmalar yapılır. Türk Kadınlar Birliği’nin şubesi olan illerde yılın anneleri seçilir. Okullarımızda ayrıca Anneler Günü nedeniyle toplantılar düzenlenir. Bu toplantılarda okunan şiirler, söylenen türküler, şarkılar, annelere armağan edilir. Filimler gösterilir. Sergiler düzenlenir.
Anneler Gününde annemize bir demet kır çiçeği armağan ederek, bir güzel sözcükle yanağından öperek onu çok mutlu ederiz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu