Dolaylı liderlik ve dolaysız liderlik yaklaşımı nedir?

Dolaylı liderlik ve dolaysız liderlik yaklaşımı nedir?
Dolaylı ve dolaysız olmak üzere iki tür liderlik yaklaşımı vardır. Sunuşlarda her ikisi de geçerlidir. Dolaysız liderlik yaklaşımında konuşmacı sunuşun içeriğini kontrol eder ve önceden belirlenmiş planlamaya bağlı kalır. Konuşmacı dinleyiciyi, konuyu ve sunuştan çıkan sonucu mutlak olarak kontrol altında tutar.

Sunuşta nelerin yer alacağını, sunuşun yönünü ve vurgusunu da belirler. Doğrudan liderler zorlayıcı özetler yapar. Dolaylı liderlik dinleyicilerin daha fazla kontrol sahibi olmasına izin verir. Önceden belirlenmiş bir yapının bulunmasına rağmen konuşmacı tartışmayı özendirecek şekilde bilgi verme ve dinleyiciler tarafından yapılan katkıları biraraya getirme biçiminde sınırlı bir kontrol uygular. Dolaylı yaklaşım iletişime katılanların ihtiyaçlarına ve grup çalışmasına büyük değer verir. Dinleyenler konuşmacının belirli rolleri yerine getirmesini beklerler. Bu roller:
Uzman Uygulayıcı Yapıcı
Otorite Öğrenci Planlamacı
Lider Üretici Yönetici
İnceleyici Yardımcı
İcracı Yenilikçi Kolaylaştırıcı
Esinlendirici Yaratıcı Danışman
Katalizör Problem çözücü
Araştırmacı Karar alıcı
İnsan İzleyici
Eylem adamı Düşünür
Olası rol sayının çok fazla olmasına karşın konuşmacının üç temel sorumluluğu vardır. Bunlar kolaylaştırma, özendirme ve sunuşu kontrol etmedir.
Sunuşun kolaylaştırılması; sunuşun içeriğinin hazırlanmasıyla birlikte bir gündem çıkarma, amacı tanımlama, konuyu sunma ve tartışmanın akışını yönlendirme ile başarılır. Konuşmacı bütün dinleyicilere aktif katılma olanağı sağlamayı garanti altına almalıdır.
Konuşmacı, üyeleri katılmaya çağırmalı, konuşkan dinleyicilerin tartışmaya egemen olmasını engellemeli, açık ve yerinde sorular yöneltmelidir. Konuşmacı tartışmayı hedefe yönelik tutmalıdır ve katılımı teşvik eden bir atmosfer yaratarak dinleyicileri özendirmelidir. Bunun için fiziksel oturma düzenin katılıma uygun olması gerekir. Ayrıca konuşmacının etkili iletişim yeteneklerine sahip olması ve açık bir tutum sergilemesi de etkin rol oynar. Konuşmacı içeriği geliştirme, ortamın ihtiyaçlarını saptama, sözlü olmayan iletişimi, soruları ve cevapları kullanma, özgüven sergileme konusunda ustaca davranmalıdır. Sunuşun yaklaşımına bakmaksızın konuşmacının kontrolü elinde tutması gerekir.
Güven oluşturma
Güven; birisinin ya da birşeyin karakterine, yeteneğine, gücüne veya gerçekliğine kesin biçimde inanmak olarak tanımlanabilir. Konuşmacılar; kendini açığa vurma, açıklık, yargılayıcı olmayan tutumlar, uygun cevaplar, aktif dinleme, dolaylı sorular sorma ve sözleri destekleyen veriler, eylemler yoluyla güvenin gelişmesine yardımcı olabilirler.
Konuşmacı yardımcı rolünü benimsediği zaman güven duygusu, dinleyicilere en iyi şekilde verilebilir. Dinleyici, konuşmacının yansıtma tekniklerinin, dolaylı sorularının ya da kendi cesaret ve desteğini nasıl kullandığının bilincinde olmayabilir. Ancak konuşmacının davranışı yardımcı bir davranış değilse, dinleyici gerçeğin farkına varacaktır.
Aynı anda hem konuşmacı hem lider hem de yardımcı olarak işlev görmek birçok yarar sağlar. Bu üç rolü benimsemekle konuşmacı dinleyiciler ve organizasyon için bir model işlevi görür.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu