Göz ve göz sağlığı ile ilgili bilgi verir misiniz?

Şaşılık ve Tedavisi
Katarakt ve Tedavisi
Güneş kaynaklı ve İnsan için(özellikle cilt ve göz) zararlı ışınlar, UV(Ultraviole), daha küçük dalga boyundaki ışınlar ve IR(lnfra red) denilen daha büyük dalga boyundaki ışınlardır. Küçük dalga boyundaki ışınlar radyasyon etkisi, büyük dalga boyundaki ışınlar ise termik(lsı) etki ile organizmaya zarar verirler. Güneşten yayılan ışınların dalga boyu, 400-800 nanometre arasında bir dağılım gösterir. Atmosfer, zararlı ışınların büyük bir kısmını filtre etmesine rağmen, yine de gün ışığında göze zarar verecek derecede UV ve IR ışını vardır. Özellikle son yıllarda üzerinde sıkça durulan ozon tabakasının incelmesiyle dünyaya daha fazla zararlı ışının ulaşması, İnsan sağlığı üzerindeki tehditleri de artırır hale gelmiştir. UV ışınlarından UV -B, önlem alınmadığında cilt yanıkları oluştururken, UV -A ve özellikle UV -C gözler için zararlı olmaktadır.
Böyle bir durumda yukarıda bahsedilen zararlı ışınlardan gözlerimizi korumak, ideal bir güneş gözlüğü ile mümkün olacaktır. İdeal bir güneş gözlüğü Camı, UV ve IR ışınlarını etkili oranlarda absorbe ederek (emerek), bunların göze zarar vermesini engeller. Ayrıca göze ulaşan ışık tayfını kontrastı artıracak şekilde filtre ederek, görüşü de artırırlar. Özellikle açık renkli göze sahip insanlar(mavi, yeşil gözler gibi) bu konuda daha hassastır. Çünkü gözdeki pigmentler, göze giren ışınların indirgenmesini ve etkisinin aza1masını sağlarlar. Ayrıca bazı göz hastalıkları, gözün güneş ışınlarından daha fazla etkilenmesine neden olur. (Allerjik konjonktivit, kuru göz, retinitis pigmentoza, albinizm gibi)
Genellikle iyi güneş gözlükleri, zararlı ışınların %75-80’ini absorbe ederler. Hatta bazıları tam bir koruma sağlayarak, neredeyse % 1 00 oranında absorbsiyon sağlarlar. Ayrıca termik etki oluşturan IR ışınlarını da absorbe ederek, gözlük camı ile göz arasında ısı oluşmasını da engellerler.
Güneş gözlüğü camının gözde tam koruma sağlayabilmesi için, üstten, yandan ve yansıyan ışınlardan da koruyacak şekilde dizayn edilmiş olması uygun olacaktır. Estetik amaçla, yüzden uzakta kalan camlar yeterli koruma sağlamayabilirler.
Güneşe uzun süre maruz kalma gözün ön dokularına(komea, konjonktiva) zarar verebilirken, güneş ışığına direkt bakma(güneş tutulmalarında olduğu gibi) görme tabakasına ciddi boyutlarda zarar verir. Merkezi görmeyi oluşturan ağ tabakanın makula denen kısmında yanıklar oluşabilir ve bu durum kalıcı görme aza1masıyla sonuçlanır .(Fototoksisite)
Güneş gözlüğü seçilirken yukarıda sayılan özelliklere dikkat etmek uygun olacaktır. Aksi halde herhangi bir yerden(İşporta gibi) elde edilen herhangi bir gözlük, yeterli göz koruması sağlamadığı gibi, zararlı da olmaktadır. UV koruması sağlamayan gelişigüzel renkli bir cam, pupillada(göz bebeği) genişlemeye ve ağ tabakaya daha fazla zararlı ışın geçişine neden olur. Tüm bu anlatılanlardan da, anlaşılacağı üzere güneş gözlüğü seçimi dikkat gerektiren, bizlerin daha çok ilgilendiği estetik uygunluk dışında, göz sağlığını büyük ölçüde etkileyen ciddi bir iştir.

Şaşılık nedir?
Şaşılık, gözlerin paralelliğinin bozulduğu ve farklı yönlere baktığı bir görsel kusurdur. Bir göz düz bakarken diğeri içe, dışa, yukarı veya aşağı kayabilir.
Kayma daimi olabilir ya da ara ara ortaya çıkar. Bazen kayan göz düz bakıp diğeri kayma yapabilir.
Şaşılık, çocuklar arasında sık görülen bir durumdur. Hayatın ileri dönemlerinde de meydana gelebilir.
Kadın ve erkekler arasındaki dağılımı eşittir. Aynı ailede geçiş özelliği gösterebilir. Buna rağmen pekçok şaşılıklı kişide, şaşılığı olan akraba tespit edilemeyebilir.

Gözler birlikte nasıl çalışır?
Normal görmede heriki göz aynı noktaya bakar. Daha sonra beyin bu iki resmi birleştirerek üç-boyutlu bir görüntü oluşturur. Bu üç boyutlu görüntü bize derinlik algısı kazandırır.
Bir gözde kayma olursa beyne iki farklı resim gönderilir. Küçük bir çocukta beyin, kayan gözden gelen görüntüyü ihmal eder ve sadece normal, iyi gören gözden gelen görüntüyü algılar. Böylece çocuk derinlik algısını kaybetmiş olur. Erişkin hastalarda şaşılık meydana geldiğinde genellikle çift görme ortaya çıkar. Çünki beyin heriki gözden gelen görüntüleri görmeye alışmıştır ve kayan gözden gelen görüntüyü ihmal edemez.
Göz tembelliği
Çocukluk esnasında heriki göz paralel ise iyi bir görme gelişmesi olur. Beyin, iyi gören gözün görüntüsünü algılar, tembel gözün görüntüsünü ise ihmal eder. Bu durum, şaşılıklı çocukların hemen hemen yarısında görülür.Göz tembelliği tedavisi: Göz tembelliğinin tedavisi 8-10 yaşına kadar yapılmalıdır. Daha sonra tedavisi mümkün olmaz. Birkaç tedavi yöntemi vardır. Bunlardan ilki iyi olan göz kapatılıp tembel gözdeki görme güçlendirilerek yapılan tedavidir. Bir başka tedavi yöntemi özel kliniklerde CAM ismi verilen aletlerle seanslar halinde yapılan tedavidir. Bu tedavi şeklinde çocuk bir aletin başına oturtularak dönen çizgiler üzerinden boyamalar yapması, şekil çizmesi ya da bulmaca çözmesi istenir. En az 20 seanstan oluşur. Üçüncü bir tedavi yöntemi ilaçlardır. Sağlam göze atropin grubu ilaç damlatılarak diğer gözün çalıştırılması esasına dayanır.
Tedavi geciktirilirse göz tembelliği kalıcı hale gelir. Kural olarak, göz tembelliği ne kadar erken tedavi edilirse sonuç o kadar iyi olur. Bunun için çocuklar, bebekliklerinde ve daha sonra senede en az bir defa olmak üzere göz muayenesinden geçirilmelidirler.

Şaşılığın tam sebebi bilinmemektedir. Her bir gözün dış kısmına yapışarak hareketlerini kontrol eden altı kas mevcuttur. Herbir gözde iki kas, gözü sağa veya sola çeker. Diğer dört kas ise belli açılarda gözü yukarı veya aşağı hareket ettirirler.Gözlerin paralel kalıp belli bir hedefe odaklanabilmeleri için tüm kasların birlikte ve belli bir denge içinde çalışmaları gerekir. Gözlerin birlikte hareket etmesi için de her iki gözdeki kasların uyumlu çalışması gerekir.
Göz kaslarını beyin kontrol eder.
· Serebral palsi (doğum esnasında oksijensiz kalıp bayılan çocuklar);
· Down sendromu;
· Hidrosefali;
· Beyin tümörleri gibi problemleri olan çocuklarda şaşılık daha sık görülür.
Katarakt veya göz yaralanmaları da görmeyi bozup şaşılığa neden olabilir.
Şaşılığın belirtileri
Şaşılığın temel belirtisi düz bakmayan bir gözdür. Bazen çocuklar güneşte bir gözlerini kapatır veya gözlerinin ikisini birden kullanmak için başlarını eğerler.
Şaşılık nasıl teşhis edilir?
Şaşılık tanısı göz muayenesi sonucu konur.Tüm çocukların dört yaşına girmeden önce görme muayenesine girmeleri önerilmektedir. Ailede şaşılık veya göz tembelliği hikayesi varsa daha önce de görme test edilebilir.
Bebeklerin gözleri genellikle çapraz gibi durur. Küçük çocukların burun kökü geniş ve basık olur, ayrıca gözlerin burun kısmında bir cilt katlantısı bulunur. Bunlar sanki gözlerde çaprazlaşma varmış gibi gösterir. Çocuk büyürken bu yalancı şaşılık durumu kaybolur. Gerçek şaşılığı olan bir çocuğun durumunda düzelme olmaz. Göz hekimi, gerçek ve yalancı şaşılığı ayırt eder.
Şaşılık nasıl tedavi edilir?
Şaşılık tedavisinde amaç:
· Görmeyi korumak;
· Gözleri paralelleştirmek;
· İki gözle görüşü yani derinliği sağlamaktır.
Tam bir göz muayenesi sonrası göz doktoru uygun tedavi şeklini belirler.
Bazı olgularda çocuğunuz için gözlük önerilebilir. Verilen gözlükle kayma tamamen veya kısmen düzelebilir. Bunun dışında gözleri paralelleştirmek ya da katarakt varsa gidermek için cerrahi gerekebilir. Tembel gözü güçlendirmek için sıklıkla sağlıklı gözü kapamak gerekir.
Sık görülen şaşılık tipleri
Içe kayma (ezotropya)
Bebeklerde en sık görülen şaşılık tipidir. Içe kayması olan çocuklar iki gözü birlikte kullanamazlar. Çoğu olguda erken dönemde cerrahi ile gözler paralelleştirilebilir.
Içe kaymaya yönelik cerrahi esnasında bir veya iki gözdeki kasların gerilimi ayarlanır.
Sıkı olan içteki kaslar yerinden ayrıştırılarak daha geriye alınır.
Böylece gözlerin dışa bakışı sağlanır. Bazen dışa baktıran kaslar kısaltılarak gerilimlerinin artırılması ve şaşılığın düzeltilmesi sağlanabilir.
Cerrahinin mutlaka kayan göze yapılması gerekmez. Diğer göze yapılan cerrahi de kaymayı düzeltebilir.
Uyumsal içe kayma
Daha çok iki yaş veya üzerindeki hipermetrop (uzak görüşlü) çocuklarda görülür.
Çocuk yakını görmek için gözlerini ayarlayabilir, fakat bu odaklama gayreti (uyum) gözlerin çaprazlaşmasına neden olur.
Gözlükler odaklama gayretini azaltarak kaymayı giderirler. Bazen yakın çalışma için bifokal camlar gerekebilir. Gözleri paralelleştirmek için göz damlaları, merhemleri veya prizma denilen özel lensler kullanılabilir.
Dışa kayma
Bir başka sık görülen kayma tipidir. Çocuk, uzaktaki nesnelere bakarken meydana gelir.
Dışa kayma, özellikle çocuk hayal kurarken, hasta veya yorgunken oluşabilir. Parlak güneş ışığında çocuk bir gözünü kısabilir.
Şaşılık cerrahisi nasıl yapılır?
Hiçbir göz cerrahisinde göz küresi yerinden asla çıkarılmaz. Göz kaslarına ulaşmak için gözü örten beyaz zara küçük bir kesi yapılır.
Gözün kayma şekline göre belli kaslar üzerinde girişim yapılır. Cerrahi bir veya her iki göz üzerinde planlanabilir.
Çocuklara şaşılık cerrahisi planlandığında genel anestezi gerekir. Lokal anestezi ancak erişkinlerde kullanılabilir.
İyileşme hızlı olur. Hastalar, birkaç gün içinde normal aktivitelerine dönerler.
Cerrahi sonrası gözlük veya prizma gerekebilir. Bazı olgularda sonraki bir dönemde ikinci bir cerrahiye ihtiyaç olabilir.
Sabit şaşılığı olan çocuklarda erken cerrahi daha iyi sonuç verir. Bu nedenle cerrahi gerekiyorsa okul döneminden önce düşünülmelidir.
Her cerrahide olduğu gibi göz kaslarının cerrahisi bazı riskleri beraberinde taşır. Bunlar, enfeksiyon, kanama, aşırı skarlaşma ve görme kaybına neden olabilecek diğer nadir sorunlardır.
Şaşılık cerrahisi gözlerin paralelleşmesi için genellikle etkin ve güvenilir bir tedavi şeklidir, fakat gözlüklerin veya göz tembelliği tedavisinin yerini alamaz.

Enjeksiyonlar

Bir kasın etkisini azaltmak için özel bir ilaç olan botulismus toksini enjekte edilebilir. Böylece karşı kasın daha gergin çalışması sağlanır. Beş-on hafta içinde ilacın etkisinin kaybolmasına rağmen bazı olgularda kalıcı tedavi sağlanır. Bazı olgularda ise enjeksiyonun tekrarlanması gerekebilir ve cerrahi kadar etkili bir tedavi şekli değildir.

Katarakt, insan gözündeki lensin kesifleşmesi olup bunun sonucunda görme azalması ve hatta görme kaybı meydana gelir. Tedavisi yapılabilir bir hastalıktır ve tedavisi ancak cerrahi ile mümkün olmaktadır.

Kataraktın tedavisi için pek çok cerrahi yöntem tanımlanmış olmasına rağmen günümüzde sık kullanılan iki yöntem bulunmaktadır. Bunlar ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonu ve fakoemulsifikasyondur.
Ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonu
– Uygun saha temizliğini takiben ameliyat edilecek göz açıkta bırakılacak şekilde hastanın üzeri örtülür. Göz kapakları bir alet yardımı ile açık tutulur. Göz yüzeyini örten konjonktiva isimli zar korneanın üst kısmından kesilerek açılır ve aynı bölgeden yapılan derin kesi ile göz içerisine girilir. Lensin ön zarı yuvarlak veya düz olarak kesilir. Lensin çekirdeği göze bastırılarak doğurtulur. Geri kalan zar dışındaki lens artıkları emici aletlerle temizlenir.
– Torba şeklinde kalan lensin zarları arasına suni göz içi lensi yerleştirilir. Ön zarın orta kısmı önceden alınmamışsa yırtılarak alınır. Kesi yeri çok ince ipliklerle dikilerek ameliyata son verilir.
Fakoemulsifikasyon
Uygun saha temizliğini takiben ameliyat edilecek göz açıkta bırakılacak şekilde hastanın üzeri örtülür. Göz kapakları bir alet yardımı ile açık tutulur. Korneanın üst veya üst dış kısmından tünel tarzında küçük bir kesi yapılarak göz içine girilir.
– Fakoemulsifikasyon aleti elciği dışında aletler kullanabilmek amacıyla korneanın bir veya iki tarafına küçük delikler açılır. Yapılan kesilerden korneanın altına özel bir jel verilerek gözün şeklini koruması sağlanır.
– Lens ön zarı yuvarlak şekilde yırtılarak alınır.
– Lens ön zarı lens içeriğinden sıvı enjeksiyonu ile ayırt edilir.
– Fakoemulsifikasyon elciği gözün içine sokularak lensin çekirdeği yumuşatılır, parçalanır ve emilir.
– Fakoemulsifikasyon cihazının bir başka elciği ile kalan lens materyali temizlenir.
– Ameliyatın başında yapılan küçük kesiden özel aletler yardımı ile katlanan lens gözün içinde lensin zarlarının içine yerleştirilir. Lens bu esnada açılır. Kesi yerine herhangi bir dikiş konulmadan ameliyata son verilir.
– İkinci bir alternatif olarak kesi yeri biraz genişletilir ve küçük çaplı katlanmayan bir lens yerleştirilir. Bu durumda yine ya dikiş konulmadan ameliyata son verilir ya da bir adet dikiş konur.
Katarakt cerrahisi sonrası ortaya çıkabilecek sorunlar
Katarakt cerrahisi oldukça güvenli bir cerrahi olup sonuçları çok iyidir. Katarakt cerrahisinin meydana getirdiği sorunlar çeşitlilik itibariyle fazla olmakla birlikte görülme sıklığı azdır. Son yıllarda meydana gelen hızlı gelişmeler ve fakoemulsifikasyonun daha fazla uygulanması hasta memnuniyetini artırmıştır. Önemli olabilecek bazı sorunlar yine de görülebilmektedir.
Kornea bulanıklaşması. Özellikle birden fazla cerrahi geçirenlerde ve yaşlı kişilerde kornea arka tabakasının hasar görmesi neticesinde meydana gelir. Çoğunlukla kendiliğinden iyileşir. İyileşmediği ve görmeyi engellediği takdirde kornea nakli gerekebilir.
Gözlük ihtiyacı. Katarakt cerrahisine alınmadan önce bilgisayarlı cihazlarla göz içine yerleştirilmesi gereken lensin numarası belirlenebilir. Buna rağmen cerrahi sonrasında gözlük kullanmayı gerektiren bir kusur ortaya çıkabilir. Bunların başında astigmatizma gelir. Astigmatizma riski fakoemulsifikasyon yönteminde daha azdır.
Göz içi basınç yükselmesi. Ameliyat esnasında kullanılan ilaçlara bağlı olarak erken dönemde sık karşılaşılan bir problem olup ilaçlarla tedbir alınır. Sonra kendiliğinden düzelir. Geç dönemlerde de bu risk bulunduğu için hastaların belli aralıklarla muayeneden geçmesinde fayda vardır.
Gözde reaksiyon oluşması. Her gözde mutlaka reaksiyon olur. Ama bazı gözlerde daha fazla olur.
Göz içi lensi ilgili sorunlar. Göz içi lensler göze uyumlu maddelerden yapılırlar ve çoğunlukla bir sorun çıkarmazlar. Nadiren sorunlar olabilir.
Lens arka zarının kesifleşmesi. Lens ve ameliyat teknolojisinin ilerlemesiyle günümüzde daha nadir görülmektedir. Meydana geldiği takdirde lazerle, ameliyata gerek kalmadan giderilebilir.
Sinir tabakası ile ilgili sorunlar. Nadiren retina dekolmanı ve merkezi görme noktasında ödem oluşması gibi durumlarla karşılaşılabilir.

Enfeksiyon. Katarakt cerrahisi sonrası meydana gelen enfeksiyonlar çok ciddi seyredebilir ve gözün ya da görmenin kaybına kadar gidebilir. Genellikle gözde ağrı, kızarıklık, görme kaybı gibi belirtileri vardır. Derhal tedavi gerektiren bu durum nadiren görülür.
Katarakt cerrahisinin sonuçları
Fakoemulsifikasyon yapılan hastaların %90’dan fazlasında %60-70’in üzerinde görme elde edilmektedir. Ancak gözün sinir tabakası ile ilgili bir problem varsa bu sonucu elde etmek zordur. Katarakt cerrahisinden sonra yakın veya uzak gözlüğüne ihtiyaç duyulabilir.
Katarakt cerrahisi ile ilgili sık sorulan sorular
Katarakt cerrahisi sonrasında işlerime ne zaman dönebilirim?
Ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonunda yaklaşık 15-20 gün, fakoemulsifikasyonda ise birkaç gün içinde işinize dönebilirsiniz. Gözünüzü zorlayacak bir iş yapıyorsanız bu süreleri daha uzun tutmakta fayda vardır. Yine bu şekilde işleri olan kişilerin kesi problemleri ile karşılaşmaması için fakoemulsifikasyon yöntemini tercih etmesi gerekir.
Katarakt ameliyatını ne zaman olmam gerekir?
Görmeniz kendinize yeterli gelmemeye başladığı anda katarakt ameliyatını düşünmeniz gerekir. Fakoemulsifikasyonla katarakt ameliyatı olmayı istiyorsanız biraz daha acele etmekte fayda vardır. Zira bu yöntemde lens ses dalgaları ile parçalanmakta olup bekleyen kataraktlarda lens çekirdeği daha da sertleşir ve parçalanması daha zor olur. Bu durumda daha fazla enerji harcanması gerekir ve fazla enerji göz içi dokularına zarar verebilir.
Gözümü kısarsam veya oynatırsam ne olur?
Gözünüz iğne ile uyuşturulduğu takdirde böyle sorunlar olmayacaktır. Özel bir aletle göz kapaklarınız açık tutulur ve ameliyat yürütülür. Damlalarla uyuşturma yapıldığı takdirde kapak ve göz hareketleriniz tamamen sınırlandırılamaz. Kapak hareketlerinizi bir aletle açarak engellemek mümkündür. Ancak göz hareketlerinizi kendinizin engellemesi gerekir. Bunu yapmanın en iyi yolu ise doktorunuzun söyleyeceği yere sabit olarak bakmanızdır.
Ameliyat esnasında ağrı duyar mıyım?
Anestezi yapıldıktan sonra ağrı duymazsınız. Eğer ağrı duyuyorsanız ek anestezi yapılabilir ve rahat bir şekilde ameliyatı geçirmeniz sağlanır.
Hastanede yatmam gerekir mi?
Günümüzde katarakt cerrahisi günübirlik yapılarak ameliyattan hemen sonra hasta evine gönderilebilir. Ameliyat sonrası ancak çok ciddi sorunlar çıktığı takdirde hastaneye yatmak gerekebilir. Her göze lens olur mu?
Geçmişte yapılan katarakt cerrahilerinde sadece katarakt alınır ve ameliyat sonrasında hastaya kalın camlı gözlük verilerek görmesi sağlanırdı. Sonraları gözün renkli tabakasının önüne suni göz içi lens uygulaması başladı. Bunun ardından normal insan lensinin bulunduğu yere yani renkli tabakanın ardına lens uygulaması yapılmaya başlandı. Ancak bu lenslerin yerinde kalabilmesi için lens zarlarının desteği gerekmektedir. Günümüzde yapılan katarakt cerrahilerinde suni göz içi lens ya lens zarlarının arasına ya da lens zarlarının önüne konmaktadır. Lens zarları yeterli destek sağlayamadığı zaman suni lens ya yine renkli tabakanın önüne konur, ya da lens renkli tabakanın arkasına konur ama ipliklerle gözün beyaz tabakasına dikilir. İlk ameliyatında gözünün

  • Kontak Lensler

Kontakt lensler, kornea yüzeyine yerleştirilerek gözdeki kusurların tashihi veya bazı hastalıkların tedavisi için kullanılan lenslerdir. Refraksiyon ve optikle ilgili ilkeler gözlüklere benzer şekilde kontakt lenslere de uygulanır. Bunlar, miyopi ve hipermetropi derecesine göre kornea eğriliğini bir kontakt lens yüzeyi ile değiştirerek var olan kusuru düzeltirler. Astigmatizmaların çoğunlukla kornea ön yüzeyinin çarpıklığı sonucu oluşmasından dolayı ya sert kontakt lenslerin kullanılması ya da özel olarak astigmatizmaya yönelik üretilmiş yumuşak lenslerin kullanılması gerekir. Miyop veya hipermetroplar için üretilmiş ve fiatı cazip olan yumuşak kontakt lensler en fazla -1,0 dioptri kadar bir astigmatizmayı düzeltebilirler.

Küçük numaralarda gözlük ve kontakt lens numaraları aynı iken numara arttıkça miyopların gözlüğe göre daha küçük, hipermetropların ise daha büyük numaralı bir lens kullanmaları gerekir. Son yıllarda kontakt lens teknolojisi çok gelişmiş ve lenslerin kullanımını kolaylaştıran ve kullanım süresini uzatan yeni tasarım ve materyaller geliştirilmiştir.
Kontakt lens çeşitleri
Günümüzde temel olarak iki çeşit lens vardır. Bunlar gaz geçirgen sert lensler ve yumuşak lenslerdir. Gaz geçirgen sert lenslerin kullanımının gerektiği birkaç durum dışında çoğunlukla yumuşak lensler kullanılır.
Gaz geçirgen sert lensler: Göze oksijen geçişine izin verdikleri için bu adı alırlar ve bu özellikleri nedeniyle artık kullanılmayan sert lenslere göre kornea epitel metabolizmasını daha az bozarlar. Korneanın şeklini almadıkları için yüksek astigmatizma ve keratokonus gibi olgularda özellikle tercih edilirler.
Yumuşak lensler: Çok değişik tipleri vardır. Günlük kullanılan 1 gün ömürlü lensler, günlük kullanılan 1 ay ömürlü lensler, günlük kullanılan 3 ay ömürlü lensler, günlük kullanılan 1 yıl ömürlü lensler, 1 hafta kullanılan 1 hafta ömürlü lensler, 1 ay kullanılan 1 ay ömürlü lensler, bazı göz hastalıklarının tedavisi için kullanılan tedavi edici lensler, bifokal lensler ve renkli lensler gibi. Bunların kullanımı oldukça rahattır. Gözdeki kusurun tashihi için kullanılan lenslerin çoğu renksizdir ve göze takıldığında görünümü değiştirmezler. Takıldıkları sürece kusuru giderir ve berrak bir görüntü sağlarlar.
Kornea yüzeyini bozan hastalıklar sinir uçlarının dışarıda kalmasına bağlı olarak hastaya yoğun bir huzursuzluk verirler. Eski lazer uygulamalarında da kornea sinir uçları açıkta kalır ve hasta yoğun ağrı duyardı. Bu gibi durumlarda hastanın tedavisi amacıyla tedavi edici yumuşak kontakt lensler kullanılır.
Bifokal lensler, yakın ve uzak için iki ayrı gözlük kullanmak zorunda kalan kişiler için geliştirilmiştir.
Günümüzde çok populer olan bir lens grubu da renkli lenslerdir. Gözdeki kusurun düzeltilmesi amacıyla kullanılabildiği gibi herhangi bir kusur olmadan da sırf estetik amaçlı olarak kullanılan numarasız tipleri vardır. Renk seçenekleri çok fazladır. Renkli lensler her gözde katalogda gösterildiği gibi durmaz. Bu nedenle değişik seçenekleri deneme imkanı tanıyan bir merkezde göz muayenesinin ardından denenerek alınmasında fayda vardır.
Kontakt lenslerin avantajları
Kontakt lenslerin bazı kişiler için kozmetik faydası ve gözlük takmama rahatlığı yanısıra optik avantajları vardır.
Yüksek dereceli kusurlarda kontakt lensler küçük çaplı ve kalınlıklı olmaları yanısıra gözün direkt üzerinden tashih yapmaları nedeniyle çevresel kısımlardaki görme bozukluklarını azaltırlar.
Tek gözünde ameliyat veya yaralanma gibi bir nedenle lensini yitirmiş olanlara verilen gözlük camları aşırı büyütme yaptığı için hastanın kullanabilmesi zordur. Kontakt lenslerde büyütme faktörü oldukça azdır ve hasta tarafından tolere edilebilir. Böylece hasta heriki gözünü kullanabilir hale gelir.
Her iki gözünde lens olmayanlarda da daha iyi bir çevresel görme temin edilir ve görüntü bozukluğu fazla olmaz.
Gözlüklerle çok az düzelme kaydedilebilen veya görmesi hiç düzeltilemeyen keratokonuslu veya başka bir nedene bağlı düzensiz korneası olan hastalar kontakt lenslerle sıklıkla iyi bir görme elde ederler.
Kontakt lenslerin sporcular ve özel iş gereksinimleri olan kişiler için de avantajları vardır.
Kontakt lenslerin dezavantajları
Gözlüklere göre biraz daha masraflıdırlar. Ancak teknolojinin gelişimi sayesinde daha hesaplı kontakt lensler piyasaya sürülmektedir.
Yeni kullanmaya başlayanların belli bir adaptasyon süresi olur. Bu süre yumuşak lens kullananlarda daha az, sert lens kullananlarda daha uzundur.
Kontakt lens kullanımında temizliğe çok dikkat etmek gerekir. İleride anlatılacak olan bazı göz sağlığı sorunları kontakt lens kullananlarda meydana gelebilir. Bazen lensin kullanılamadığı zamanlar olur ve bu zamanlarda gözlük kullanmak gerekebilir.
Kontakt lens kullanmaya başlamadan önce yapılması gereken muayene:
nokta Görme keskinliğinin değerlendirilmesi
nokta Göz numarasının tespiti
nokta Biyomikroskop ile göz muayenesi ve gözyaşı değerlendirmesi, Keratometri
nokta Gerekiyorsa korneal topografi, yani korneanın kırıcılık haritasının çıkarılması
Yapılan bu değerlendirmeler ile gözün kontakt lens kullanımına uygun olup olmadığı belirlenir. Ayrıca nasıl bir kontakt lens kullanabileceğine karar verilir.

Kontakt lenslerin kullanımı
Temizlik
Lenslerinize dokunmadan önce mutlaka ellerinizi yıkayın. Böylece lenslerinizin kirlenmesini, dolayısıyla gözlerinizin mikrop kapmasını engellemiş olursunuz. Düzenli olarak ellerin yıkanması da gözünüzü olası enfeksiyonlardan korur. Ellerinizi yıkarken yağ, losyon ya da parfüm içermeyen bir sabun kullanınız ve pamukçuk bırakmayan bir havlu ile kurulayınız.
Lensin kontrol edilmesi
Kontakt lensler, steril kapalı blister ambalajlarda ya da cam flakonlarda sunulur. Lensinizin ambalaj paketi veya folyosunun açılmamış olmasına ve kullanım tarihinin geçmemiş olmasına dikkat ediniz.
Ambalaj üzerinde lensin numarası yer alır. İki gözü için farklı numarada lens kullananların uygun ambalajı açıp açmadığı konusunda emin olması gerekir. Lenslerin karışmasını önlemek için daima aynı gözden takmaya başlayın. Bazen ambalaj içinden lensi almakta zorlanabilirsiniz. Bu durumda asla cımbız veya benzeri bir alet kullanmayınız. Ambalajı kapalı halde bir iki defa salladığınızda lensinizi rahatlıkla alabilirsiniz.
Lensi kontrol etmek için işaret parmağınızın ucuna yerleştirin ve bir ışık kaynağına doğru tutun. Lensin temiz ve nemli olması gerekir. Çizik, çentik, yırtık veya çatlak bulunmamalı ve küçük parçacıklar yapışmış olmamalıdır. Lens hasar görmüş ise asla kullanmayın ve atın. Yumuşak lensler kuruduğu zaman da kullanılamaz hale gelirler.
Yumuşak lensler iki tarafa da dönebildiği için doğru yönde olduğunun kontrol edilmesi gerekir. Ters olarak göze yerleştirilen bir lens fazla hareket eder, rahatsızlık meydana getirebilir ve iyi bir görme sağlamaz.
Bu kontrol iki şekilde yapılabilir. Birincisinde lensi işaret parmağınızın ucuna yerleştirip şekline bakın. Eğer kenarları bir çanak şeklindeyse yönü doğru demektir. Eğer kenarları dışarı bakıyorsa yönü yanlış demektir ve tersyüz edilerek düzeltilmesi gerekir. İkinci yöntemde ise eğer varsa lensin yazısına bakılır. Yazının lens göze takıldıktan sonra karşıdan bakıldığında düzgün okunacak şekilde olması gerekir.
Lensin göze yerleştirilmesi
Ellerinizi yıkadıktan sonra kurulayınız. Elleriniz ıslak olduğunda kontakt lens ya elinize yapışır ya da kayıp düşebilir. Lensi sağ işaret parmağınızın ucuna yerleştirin. Solak olanlar aynı işlemleri sol elleriyle yapabilirler.
Aynı elinizin orta parmağını kirpiklerinize olabildiğince yaklaştırın ve alt göz kapağını aşağı çekin.· Üst göz kapağınızı yukarı kaldırmak için diğer elinizin parmaklarını kullanın. İşaret parmağınızla yavaşça lensi doğrudan gözünüze yerleştirin. Bunu yapamıyorsanız gözünüzün burun tarafına bakmasını sağlayın ve dış kısımda görünen gözün beyaz kısmına lensinizi yerleştirin. Üçüncü bir alternatif olarak yukarı bakın ve altta görünen beyazlığa lensinizi yerleştirin. İkinci ve üçüncü durumlarda lensin bulunduğu tarafa bakarak gözünüzün üzerine gelmesini sağlayın.
İlk önce alt göz kapağını, sonra da üst göz kapağını serbest bırakın.Yavaşça göz kırpın. Lensinizin artık ortalanmış olması gerekir. Lensleri taktıktan sonra gözlerinizi ovuşturmaktan kaçının.
Lensler gözünüzde rahat değilse veya net bir şekilde göremiyorsanız aşağıdaki durumlar söz konusu olabilir:
Lens gözde ortalanmış olarak durmuyor olabilir. Lens gözün beyazına doğru kaymış olabilir. Bu durumda lensi parmağınızla hafifçe bastırarak masaj yapın ve göz kapaklarınız yardımıyla iterek tekrar yerine yerleştirin. Eğer lens gözünüzden düşmüşse ve kısa ömürlü bir lens kullanıyorsanız yenisiyle değiştirin. Uzun ömürlü bir lens ise oldukça titiz bir şekilde lens solusyonunuz ile birkaç defa yıkayın.
Lensin üzerinde veya altında yabancı bir cisim olabilir. Bu durumda lensi çıkarıp solusyon ile temizledikten sonra tekrar takın.
Lensiniz yırtılmış veya hasar görmüş ise tekrar gözünüze yerleştirmeyin ve atın.Bulanık görme varsa lensi yanlış göze takmış ya da ters takmış olabilirsiniz. Böyle bir durum söz konusu değilse yine de lensi gözünüzden çıkarıp temizledikten sonra tekrar takın. Hala görmeniz netleşmiyorsa ve rahat değilseniz lensinizi çıkarıp doktorunuza başvurun.
Lensin çıkartılması
Ellerinizi yıkayın ve kurulayın. Çıkarma işlemini lensi düşürüp kaybedebileceğiniz lavabo gibi ortamlarda yapmayın.
Yumuşak lensler için:
Yukarı bakarken orta parmağınızla alt göz kapağını aşağı doğru çekin. İşaret parmağınızın ucunu lensin kenarına getirin ve gözünüzün beyaz tabakasına doğru aşağı kaydırın. Baş ve işaret parmaklarınız yardımıyla lensi hafifçe sıkarak dışarı çıkartın.
– İkinci bir yöntem olarak alt göz kapağını aşağı doğru çektikten sonra burnunuza doğru bakın. Lensi gözün dışta kalan beyaz kısmına doğru çekin, baş ve işaret parmaklarınız yardımıyla hafifçe sıkarak dışarı çıkartın.
Gaz geçirgen sert lensler için:
– Orta parmağınızın ucunu üst kapağınızın ortasına, yüzük parmağınızın ucunu da alt göz kapağınızın ortasına yerleştiriniz. Gözlerinizi parmaklarınızın yardımıyla mümkün olduğu kadar açıp kulaklara doğru çekerek dümdüz ileriye doğru bakınız. Göz kapaklarınız lensin kenarlarına basınç yapacağı için lensiniz kolayca gözünüzden çıkacaktır.
– Bir elinizin baş parmağını ve işaret parmağını kullanarak lens ortaya çıkacak şekilde göz kapaklarınızı aksi yönlere doğru çekiniz. Diğer elinizle lens vantuzunu tutarak göze alttan yaklaşınız. Vantuzu, üstündeki delik lensin üzerine gelecek şekilde dikkatlice lensin yeterince yakınına yerleştiriniz. Vantuzu, hafifçe lense bastırınız, hafif eğerek geri çekiniz. Böylece lens vantuzun üzerine yapışacaktır.
– Üst ve alt göz kapakları arasına lensi sıkıştırarak dışarı çıkmasını sağlayınız. Hiçbir zaman parmağınızı gözünüzün üzerinde lensinizi aramak için gezdirmeyin. Lensinizi çıkartmaya başlamadan önce kornea üzerinde olduğundan emin olun. Gözlerinizi ayrı ayrı kapayarak görüşünüzü kontrol edin, bir bozukluk farkederseniz lensiniz gözünüzden düşmüş olabilir. Lensinizin herşeye rağmen gözünüzde olduğundan eminseniz çıkartılması için iyi bir yardımcıya ihtiyacınız var demektir. Hiçbir zaman yumuşak lenslerinizi çıkartmak için vantuz kullanmayın. Gaz geçirgen sert lenslerin çıkarılmasında vantuz kullanılabilir.
Yumuşak lensler gözde uzun süre kaldığı zaman hafif kuruma yaparlar ve bu şekilde çıkarıldıklarında kenarları birbirine yapışabilir. Bu durumda lensi ayırmaya çalışmayın. Lens solusyonuyla ıslatıp biraz bekledikten sonra lens kolayca açılacaktır.
Kontakt lensin bakımı
Lens bakım malzemelerini devamlı elinizin altında bulundurmakta fayda vardır.
Temizlik için düz bir yüzey seçin. Lavabo gibi lensi kaybedebileceğiniz veya kirlenmesine sebep olabileceğiniz ortamları seçmeyin. Lensi takacağınız yerde küçük bir ayna bulunsun.
Lensleri tutmadan önce mutlaka ellerinizi yıkayıp durulayın ve kurutun.
Karıştırmamak için temizliğe her zaman aynı lensten başlayın.
Lens kabına lens solusyonu doldurun.
Çıkardığınız lensi avucunuzda birkaç damla lens solusyonu ile temizleyin. Lensin heriki tarafını işaret parmağınızın etli kısmı ile silin.
Lensi duruladıktan sonra kabına yerleştirin. Lens kabındaki solusyonun yumuşak lens kullanıldığı takdirde en azından lensi örtecek kadar olması gerekir. Sert lenslerin kuruması lensi bozmasa da lensin dezenfeksiyonu ve rahat kullanımı için nemli tutmakta fayda vardır.
Dezenfeksiyon için lensleri solusyonda en az 4 saat tutmak gerekir. Bu süre sonunda bazı solusyonlarda lens, kabından alır almaz göze takılabilirken bazılarında başka bir solusyonla yıkamak gerekebilir. Yine bazı lenslerde bu 4 saat içinde nötralizasyon hadisesi meydana gelir ve süre bitmeden lens direkt göze takılamaz. Lenslerinizi her çıkarışınızdan sonra dezenfekte etmek, tahrişe veya enfeksiyona neden olan mikroorganizmaların ölmesini sağlar.
Lensi gözünüze taktıktan sonra lens kabını solusyonla çalkalayıp ağzını kapatın. Lensi kabına koyacağınız her zaman mutlaka yeni solusyon doldurun.
Uzun ömürlü lens kullanımında birkaç haftada bir protein temizliği yapmak gerekir. Bu işlem için lens kabının gözlerine yeni solusyon doldurulur ve her birine bir adet protein temizleme tableti konularak çözülür. Lenslerinizi çıkarıp temizleyin ve duruladıktan sonra kutusuna yerleştirin. Lenslerin solusyona iyice batmasını sağlayın. Kapakları kapatın ve kutuyu hafifçe sallayın. 15 dakika bekleyin. Lensleriniz çok kirliyse bu süreyi 1-2 saate kadar uzatabilirsiniz. Lenslerini kutusundan çıkarıp lenslerinizi ve lens kutusunu lens solusyonu ile temizleyin. Sonra kutuya solusyon doldurup lenslerinizi koyarak normal dezenfeksiyon işlemini başlatın.
Tam renkli lenslerin temizlenmesi ve sterilizasyonunda sorbik asit ve potasyum sorbat ihtiva eden salin solusyonu, Optisoft polyquad solusyon, opticlean ve Mirasol solusyon kullanmayın.
Kontakt lens kullanırken makyaj
Lens kullanırken makyaj yapmak mümkündür. Ancak lenslerin makyaj malzemesi ile kirlenmemesine özen göstermeniz gerekir.
Cildinizi temizlerken: Önce lenslerinizi çıkarınız, sonra temizleme emulsiyonu ve göz makyajı temizleyicisini kullanınız.
Gece kremi: Yatmadan önce lenslerinizi çıkaracağınıza göre her zaman olduğu gibi gece kremi kullanabilirsiniz. Sabahları yüzünüzü ılık suyla yıkamalısınız. Eğer gözlerinizin etrafı yağdan arınmış olursa lenslerinize hiçbir şey olmaz.
Gündüz kremi: Likid krem yerine fazla akıcı olmayan bir krem kullanınız. Gözlerinizin etrafına sürerken çok dikkatli olmalısınız. Bu bölgeye hiç krem sürülmemesinde yarar vardır.
Makyaj malzemesi: Lensleri her zaman göz makyajı yapmadan önce takın. Makyaj malzemesi seçerken yağlı olanlardan çok nemlendirici özellikte olanları tercih edin. Göze yağlı makyaj veya krem uygulandığı takdirde bunların göz kırpma hareketiyle gözün yakınına gelip lense bulaşma tehlikesi vardır. Bu lensinize zarar vermese de görüşünüzü bulandırır. Ayrıca göz kapağının iç kenarında kullanılan makyaj malzemelerini kullanmayın. Çünkü bu gibi makyaj malzemeleri kontakt lens yüzeyini kirletip rahatsızlığa yol açabilir. Lensler gözünüzdeyken makyajınızı silmeniz mümkündür. Bunu yaparken makyajın ya da makyaj temizleyici malzemenin lensinize değmemesine özen gösterin.
Maskara: Rimeli her zaman lenslerinizi takmadan önce uygulayınız. Bir iki dakika kurumasını bekleyip sonra fırçalayınız. İçinde kirpik uzatmaya yarayan küçük katkı kıllar bulunan rimelleri kullanmayınız, zira bu kıllar düşebilir ve lenslerinizi kirletibilir. Hergün rimel kullanmak istemiyorsanız kuaförünüzden kirpiklerinizi boyatmanın mümkün olup olmadığını sorun. Rimel hiçbir zaman göz yaşı sıvısına bulaşmamalıdır.
Göz farı: göz farının sıvı, krem ya da kompakt toz gibi birçok alternatifleri mevcuttur. Hepsinin kendine göre avantajları vardır. Sıvı ve krem olanlarının uygulanması kolaydır. Kompakt toz farlar için uygulayıcı mevcut olup, bununla farı sürerken önce nemlendirilmesi gerekir, ayrıca far göze cömertçe sürülmemelidir.
Göz kalemi: Bu kullanmamanız gereken yegane makyaj malzemesidir. İçerdiği maddelerden dolayı lensinizin lekelenme tehlikesi vardır ve sürekli temizlemek lenslerinizin ömrünü azaltır.
Saç spreyi: Saçınızı lenslerinizi takmadan önce yapmanız en akıllıcası olur. Lenslerinizi takmış bulunuyorsanız sprey sıkmadan önce gözlerinizi kapatmayı unutmayınız.
Kontakt lensin çıkarılmasını gerektiren durumlar
Gözde kaşıntı, yanma veya batma,
Gözde bir şey varmış hissi
Aşırı sulanma, normal olmayan göz akıntısı veya kızarıklık
Görüş bulanıklığı, nesnelerin etrafında gökkuşağı veya harelenme görüntüsü
Lenslerin ilk takıldıkları zamana göre daha fazla rahatsızlık vermesi
Lensi çıkardığınız zaman rahatsızlık hissi ortadan kalkıyorsa lenste hasarlanma, kir veya yabancı cisim olup olmadığını kontrol etmek için yakından incelemeniz gerekir. Hasarlanma varsa lens atılmalı ve yeni bir lens kullanılmalı, kir ve yabancı cisim varsa temizliği yapılmalıdır. Bunlara rağmen problem devam ederse derhal doktorunuza danışınız. Burada bahsedilen şikayetler herhangi bir enfeksiyon ya da daha ciddi bir durumun habercisi olabilir

Kontakt lens kullanımı esnasında karşılaşılan sorunlar
Kontakt lensler bazı gözlerde kuruluk meydana getirebilir. Bu durumda kayganlaştırıcı ve ıslatıcı damlaları kullanmanız uygun olur. Eğer kuruluk hali devam ederse göz doktorunuza başvurmanız gerekir. Lens gözünüze yapışmış yani hareketi durmuş ise bir kayganlaştırıcı solusyon uygulayın ve lensi çıkarmayı denemeden önce serbestçe hareket etmesini bekleyin. Lens hala yapışmaya devam ediyorsa derhal göz doktorunuza başvurun.
Bazı gözlerde göz yaşı salgısında artma meydana gelebilir. Bu durum özellikle alışma sürecinde olan kişilerde daha sıktır.
Gözde yabancı cisim hissi. Toz parçacıkları, lens yüzeyinde kirlenme veya çizikler, lensi aşırı uzun süre takma veya lensi çıkarırken gözü zedeleme bu duruma sebep olur. Bu durumda lensinizi çıkarın, temizleyin. Çizik veya yırtık tespit ederseniz lensi takmayınız. Ayrıca lensleri önerilen süreden daha uzun süre takmamaya çalışın.
Ağrı. Gözde yabancı cisim hissine sebep olan faktörler ağrıya da neden olabilir. Önerilere dikkat ettiğiniz takdirde gözde yabancı cisim hissi ve ağrı devam ediyorsa fazla beklemeden doktorunuza müracaat etmeniz gerekir.
Gözlerde yanma, batma, kaşıntı ya da sulanma. Lens yüzeyinde temizleme solusyonu veya sabun kalmış olabilir. Lenslerinizi çıkarıp iyice yıkadıktan sonra yeniden takmanız gerekir.
Gözde kızarma. Gaz geçirgen sert lens kullananlarda alışma sürecinin bir belirtisi olabileceği gibi gözde bir enfeksiyona da işaret ediyor olabilir. Kontakt lense alışmış bir gözde aniden kızarıklık meydana gelmişse hemen doktora müracaat etmek gerekir.
Işık hassasiyeti. Yine gaz geçirgen sert lenslerin alışma döneminde olabilir. Ayrıca kornea enfeksiyonunda da ışık hassasiyeti meydana gelebilir.
Işık etrafında gökkuşağı ya da hareler görme. Lensin merkezde durmamasından veya korneada ödem oluşmasından kaynaklanabilir.
Bulanık görme. Normalde net gördüğünüz bir lensle bulanık görmeye başlamışsanız lensleriniz kirli olabilir. Uzun süreli kullanımda da bulanık görme meydana gelebilir. Bir günlük bir takma süresinden sonra lenslerinizi çıkartınca birkaç saat süre ile bulanık görebilirsiniz. Bu geçici bir şikayettir.
Göz yorulması. Uykusuzluk, gözlerin okuma ve çalışmada uzun süre kullanılması sonucunda meydana gelir. Lensleri takma süresini azaltarak gözlerinizi dinlendirmeniz gerekir.
Lenslerin korneadan kayması veya düşmesi. Çocuklarda sık rastlanan bir durumdur. Ancak erişkinlerde olması lenslerde bir uygunsuzluğa işaret ediyor olabilir. Doktorunuza danışmanız gerekir.
Kornea ülseri. Kontakt lens kullanımda en çok korkulan durumdur. Yukarıda belirtilen durumların çoğuna neden olabilir. Lensi çıkarıp gözünüzü dinlendirmenize rağmen şikayetler geçmiyorsa fazla beklemeden doktora müracaat etmek gerekir. Bu durum tespit edildiğinde bir süre kontakt lens kullanımına ara verip gözünüzün tedavisinin yapılması gerekecektir.
Allerji. Kontakt lens kullanımının herhangi bir döneminde meydana gelebilir. Gözlerde kaşıntı, yanma, batma, sulanma ve kızarıklık gibi şikayetler olabilir. Lenslerin çıkarılarak tedavisinin yapılması gerekir.
Korneada damarlanma. Lenslerin uygun olmayan şekilde kullanılması, uygun olmayan lens kullanılması ve göz kontrollerinin aksatılması sonucunda meydana gelir. Zamanla görmeyi etkileyebilir ve kontakt lens kullanımını engelleyebilir.
Lens kullanırken gözünüze herhangi bir kimyasal madde kaçarsa derhal gözleri bol suyla yıkayın, lensleri hemen çıkartın ve atın. Acilen göz doktorunuza ya da acil servise başvurun. <A name=9>
Kontakt lens kullanımıyla ilgili ilginç notlar
Yıllık kornea ülseri görülme sıklığı kontakt lenslerini gündüzleri kullananlar arasında 10.000 kişide yaklaşık 4.1 olurken kontakt lenslerini geceleri de çıkarmayanlar arasında bu oran 10.000 kişide 20.9’dur.
Günlük kullanım için üretilen bir lens geceleri de çıkarılmadan kullanıldığında kornea ülseri riski lenslerini uyku sırasında çıkaranlara göre 9 kat fazladır.
Sigara içen kontakt lens kullanıcılarında ülseratif keratit riskinin sigara içmeyenlere göre 3 ila 8 kat fazla olduğu tahmin edilmektedir.
UV koruması olan lensler UV ışınlarına karşı korur ama UV ışınlarını absorbe edebilen bir güneş gözlüğünün yerini tutamaz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu