İnsan neden aşık olur?

İnsan neden aşık olur?
Eğer aşk sadece bir başkasını sevmek ise , neden aşıklar sevilip sevilmediklerinden endişe duyuyorlar ? Ya da diğerini ilgisinin azaldığında aşkın şiddeti neden düşüyor.
Aşık olan insan , aşık olduğu kişi için ” beni bugün arayacak mı acaba ? ” diye endişeleniyorsa , kimse , aşk, ötekisini çılgınca sevmektir diye iddia edemez. Karşılıksız sevmek sadece anne-babalara özgüdür ve bunun adı da zaten aşk değil , şefkattir.Aşkı besleyen karşılık bulmasıdır.

Peki insan neden aşık olur ?

İnsanı en çok inciten , ruhunu daraltan temel acının , insanın kendisini değersiz hissetmesi olduğu kanaatindeyim . Aşk da tam burada dervreye giriyor . Kişiler kendilerini değerli hissetmek için , zamanımızda en çok aşka sığınıyor ve aşkı kurtarıcı olarak görüyor.İlginç bir şekilde bir kuratarıcı gibi sarılınan aşk , kendisinden bekleneni veremediğinden ve kesinlikle veremeyeceğinden , temel bir insani acıya dönüşüyor.Özellikle terkedilen insanlar yada aşklarına karşılık bulamayan insanlar yada kendilerine kimsenin aşık olmadığına inanan insanlar kendilerini değersiz hissetmeye başlıyorlar .

Aşık olan kimse , aşık olduğu kişiye veya aşık olmak potansiyeli olan kişiye bağımlı hale gelir . Kişi kendisini değerli kılmak için öteki insana bağımlıdır.Kişi kendisini kutsayan seslerin olmadığı bir yerde yaşayamaz.Bugün Amerika’da ve bir bütün olarak Batı da insanların özgür ve bireyci oldukları iddiası , psokolojik anlamda bir yalandır.Ben onları daha ziyade ” yanlız yaşayan fakat pskolojik açıdan ötekine bağımlı insanlar ” olarak görüyorum.Çünkü narsistleşen benlikler varolabilmek için ötekinin takdirine , ilgisine, hoş sözlerine muhtaçtır.Kişiler kendi büyüklenmeci benliklerini başkalarının aynasında dev görüntüleri olduğunda ancak kendilerini var hissedebilmektedirler.

Demek insanın değerli olduğunu hissetmeye ve değer verilmeye , sevilmeye ihtiyacı var . hemde mutlak surette . Bunu , kendisi gibi sonsuz sevilme ihtiyacı olan başka insanlar üzerinden karşılamaya çalışmak ise bir çelişkidir ve nafile bir çabadır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu