Türkiyedeki Enerji Kaynakları Ve Yerleri

Türkiyedeki Enerji Kaynakları Ve Yerleri

Taşkömürü

Birinci jeolojik zamanda oluşmuş organik tortul kayaçlardandır. Ülkemiz ise, genelde üçüncü zamanda karalaştığından dolayı, taşkömürü yatakları bakımından fazla zengin sayılmaz. Türkiye’de Zonguldak, Amasra, Ereğli arasındaki sahada çıkarılır.
Demir – çelik sanayiinde enerji kaynağı olarak tüketildiğinden, Karabük ve Ereğli demir – çelik fabrikaları buraya kurulmuştur.

Linyit

Türkiye genelde üçüncü jeolojik devirde oluştuğundan linyit en zengin enerji kaynaklarımızdan biridir. Bütün bölgelerde linyit rezervi bulunmaktadır. Taşkömürüne göre kalorisi daha azdır. Ancak yaygın olduğundan enerji ihtiyacımızın en önemli kısmını karşılamaktadır.


Linyit yatakları Afşin, Elbistan (K. Maraş), Tavşanlı, Seyitömer (Kütahya), Soma (Manisa), Yatağan (Muğla), Saray (Tekirdağ), Aşkale (Erzurum), Aydın, Amasya ve Yozgat çevresinde bulunmaktadır.
Linyitten elektrik enerjisi elde eden termik santrallerimiz, Soma, Tunçbilek, Seyitömer, Afşin – Elbistan, Yatağan ve Orhaneli termik santralleridir.

Petrol

Günümüzün en önemli enerji kaynaklarından biri petroldür. Petrol ulaşım araçlarında yakıt olarak ve plastik, gübre, boya gibi çok değişik sanayilerde kullanılır. Türkiye’deki petrol yatakları fazla zengin sayılmaz. İhtiyacımızın % 90nına yakınını ithal etmekteyiz.
Petrol yataklarımızın % 98i G. Doğu Anadolu Bölgesi’nde bulunur. Petrol, Raman, Garzan, Kurtalan, Adıyaman ve Mardin çevresinde çıkarılmaktadır.
Ülkemizde çıkarılan ve ithal edilen petrol, Orta Anadolu (Kırıkkale), Aliağa (İzmir), Ataş (Mersin), İpraş (İzmit) ve Batman rafinerilerinde işlenmektedir.

Doğal gaz

Ülkemiz, doğal gaz yatakları bakımından zengin değildir. Şu anda sadece Trakya’da Hamitabat ve Güneydoğu Anadolu’da Mardin – Çamurlu sahasında üretim yapılmaktadır. Hamitabat’tan çıkarılan doğal gazdan aynı yerde elektrik enerjisi üretilir. Doğalgaz ihtiyacımızın önemli bir kısmı, Rusya Federasyonu ve Cezayir’den ithal edilmektedir.

Su Gücü (Hidroelektrik enerjisi)

Barajlardaki suyun, elektrik üreten santralleri çalıştırması ile oluşan enerjiye hidroelektrik enerjisi denir.
Türkiye’de elektrik ihtiyacının % 40 lık kısmı hidroelektrik santrallerden elde edilmektedir. Keban, Karakaya, Atatürk, Hirfanlı, Seyhan, Kemer ve Demirköprü gibi birçok baraj elektrik ihtiyacımızı karşılamaktadır.
Dışarıya akıntısı olan bazı göllerimiz, tabii baraj özelliğindedir.

GÜNEŞ ENERJİSİ

Türkiye’nin ekvatora yakın, güneşli gün sayısının fazla olması güneş enerjisi potansiyelini artırmaktadır.Son dönemlerde kullanımı artmıştır.seraların ısıtılmasında ve evlere sıcak su sağlanmasında kullanılmaktadır. Özellikle Akdeniz, Ege ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi güneş enerjisi için en uygun bölgelerdir. Türkiye’de güneş enerjisinde yararlanma imkanının en az olduğu bölge Karadeniz’dir. Nedeni Bulutlu gün sayısının fazla olmasıdır.

SU GÜCÜ

Barajlardaki suyun elektrik üreten jeneratörleri çalıştırması ile oluşan enerjiye Hidroelektrik enerji denir. Ülkemizdeki akarsu vadilerinin dar ve derin olması hem baraj yapımını kolaylaştırmış hem de hidroelektrik potansiyeli artırmıştır. Petrol,doğalgaz ve taşkömürü yatakları bakımından zengin olmayan ülkemiz açısından su gücü büyük önem taşımaktadır. Su gücünün tükenmeyen ve ucuz bir kaynak olması Türkiye’nin gelecekte bu enerjiden büyük ölçüde kaçınılmaz hale getirecektir. Hidroelektrik potansiyelin en fazla olduğu yer Doğu Anadolu, en az olduğu yer Marmara Bölgesidir.

RÜZGAR GÜCÜ

Rüzgarın hareket ettirici gücünün onda birinden yararlanılabilse bile çok büyük bir miktarda enerji elde edilebilir. Ancak rüzgar enerjisinden yararlanmak güçtür.bu enerjiyi kullanmaya uygun alanlar rüzgarların sürekli estiği yerler olmalıdır. Rüzgarın sürekli ve güçlü olduğu alanlarda, rüzgardan yararlanarak elektrik enerjisi elde edilebilir. Özellikle Çanakkale boğazı ve Kuzey Ege kıyılarında bu potansiyel daha fazladır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu